Macaristan’dan gelen veda mektubu: (Yaşanmış Bir Öykü ) Sadreddin Apaydın

(“Rajnoha Apaydin ailesi ile-1992”)

Eğitim amacıyla 1990 yılında gittiğimiz Budapeşte’den 1993’de geri döndük. Orada kiracısı olduğumuz 70’li yaşlarını süren Rajnoha Beláné hanım ile kalbi ahbaplığımız olmuştu.Zaman zaman , bizi ziyaret bahanesiyle eve bakmaya gelirdi.Çocuklarımıza da şekerleme hediye getirirdi.Birbirimize o kadar alışmıştık ki ;işi “geri gitmeyin , sizi evlat edineyim”demeye kadar götürdü.

Biz de her defasında gülerek teşekkür ederdik.Hiç kimsesinin olmadığından yakınırdı.Kocası genç yaşta vefat etmiş; çocuğu olmamış; çat-pat Macarca’mızla kardeşleri-nin ve kuzenlerinin de olmadığını anlamıştık.

Biz Türkiye’ye geri dönerken, evini satarak Budapeşte’ye 30 km. mesafedeki Pilisvörösvar şehrindeki huzur evine taşındı.Türkiye’ye geldikten sonra, zaman-zaman telefonla aradık.Daha sonraki yıllarda, sadece yılbaslarında aramaya başladık.Bir keresinde de, Budapeşte’ye gittiğimde huzur evinde ziyarete gitmiştim.

Anlamlı bir buluşma olmuştu.Ben geliyorum diye kuaföre gitmiş, odasını temizletmiş, çiçekler koydurtmuş,şampanya ve palinka(Macar rakısı) hazır etmişti. Üstüne de kahve ve pasta yemiştik.Rajnoha, o zaman 80’li yaşlarındaydı ve hayata bağlılığına hayran olmuştum.

Son telefon görüşmemiz 5-6 yıl kadar önce olmuştu.Telefonu odasına bağladılar.Beni tanıyamadı.Anlamsız konuştu.Hasta gibiydi.İyi günler dileyip vedalaştım.Anladım ki;bunamaya başlamıştı ya da bunamıştı.Yaşı da epey ilerlediğinden,yakında vefat eder düşüncesiyle bir daha aramamıştık.

Bir okulun doktorluğunu yaptığımdan, sömestr tatilini fırsat bilerek 27-29 Ocak 2012’de Budapeşte’ye gittim-geldim.Nostalji yapmak bahanesiyle sokak-sokak gezdim.Palinka,Unicum,Salam v.b. satın aldım.Tatil henüz bitmemişti;31 Ocak günü her taraf kar içindeyken,yakında oturan bir arkadaşıma kahve içmek üzere evden ayrıldım.Yanıma da hediye olarak,Palinka ve Unicum aldım.Zemin kata indiğimde posta kutusunda bir mektup gördüm.Aldım,Macaristan’dan geliyordu.Huzur evinin olduğu şehrin adresi vardı gönderici kısmında.Heyecanla açtım.Açmamla gözyaşlarına boğulmam bir oldu.Rajnoha yeni ölmüştü.

Davetiye gibi matbu bir evrakla,cenazeye çağrılıyordum.01 Ocak günü vefat etmiş,28 Ocak Saat:11:00 de defnedilecekmiş.Mektup 24’ünde postaya verilmiş.Ben haberi 31 Ocak’ta almış oldum.Karın altında,buluşacağım yere kadar salya-sümük doyasıya ağladım.Belki öldüğüne değil; bir arkadaşı aracılığıyla bize haber vermelerine ve çok tuhaf bir rastlantı ;defin günü benim orada olduğuma ve aylak-aylak dolaşmama ağladım.Arkadaşımla buluştuk.Durumuma şaşırdı.Konuyu anlatınca, beni teselli etti ve götürdüğüm Palinka’yı Rajnoha’nın ruhuna içtik.

Mektupta,öldüğünde 93 yaşında olduğunu yazmışlar.

Rajnoha,huzurla ışıklar içinde uyusun.Onu her zaman iyiliklerle anacağız.

(12-15 Nisan’da bir grup arkadaş Macaristan’a gideceğiz ve dostumuzu da ziyaret edeceğiz.)

Sadreddin Apaydın

sadreddinapaydin@yahoo.com

2012-03-07