Sele karşı gönüllü dayanışma başarılı oldu

Nereden başlasam anlatmaya?

İlk sel hazırlığımız olan, 6 haziran ile başlamayacağım. Bu yazıyı yazmamı sağlayan 15 Mart’a geri döneceğim.

Bence herkes geçtiğimiz kış, her yeri kalın karla kaplayan günü hatırlıyordur. O felaket gününde bazıları vicdanlarını dinleyerek kimin neye ihtiyacı olduğuna bakmak için yola cıktılar. Bu insanlar Kahramanlar meydanında bir otobüste karsılaşıp kopmayan bir dostluk kurdular. Böyle tanışmalar ve arkadaşlıklar kısa sürer diye düşünülür, fakat bizim için bu pek geçerli olmadı ve PÖKE, yani Peşte Gönüllü Felaket Yardım Derneği böyle kuruldu.

Bu olanların öncesinde, sel geliyor haberlerinin facebook’ta ve medyada yayılmasıyla birlikte bizim harekete geçeceğimiz artık kesindi. Tek problemimiz nereye gideceğimizdi..

İlk hedef yerimiz Dunakeszi oldu, 2 no’lu yolu kum torbalarıyla taşkına karşı korumamız gerekiyordu. Daha burada gönüllü olarak yardımın ne kadar gerekli olduğunu anladık, insanlar uzun saatler boyunca çalışıyorlardı, ve çalışmalar geceye sarkıyordu.

Bir sonraki gün Szentendreye yol aldık. Setlerle şehri korumakta burada başarılı olmuşlardı ,ama alçak kısımlara uzanan yerler risk altındaydı. Su kenarındaki evleri kurtaramamışlardı, su anayola kadar çıkmıştı.

Tahitóköyüne gittik, orda set yapımında yardımlaştık. Çok kötü bir durum söz konusuydu. İlk yapılan set yıkıldı ve taşkın köyün bir kısmını ele geçirdi. Birçok aileyi evlerinden çıkarıp başka yerlere sevk ettiler, fakat bazı evlerde hala insanlar içeride kalmıştı. Bir sürü bina yarı yarıya, bazıları ise tümüyle su altındaydı.

Aksam Dagály’a geçtik,70 kişilik itfaiye ekibi ve sayamayacağım kadar çok insan yardim etti, tek baslarına o suyla başa çıkamazlardı.

Fakat asıl sorunla pazar günü Horány’da karsılaştık. Burada ne yazık ki sel önlemelerine geç başlanmış bu yüzden 162 insani evlerinden tahliye etmek gerekiyordu, evler bahçeler hayvanlar risk altındaydılar. Son saniyede başlamışlardı set yapımına, ilk kum torbası sırası Tuna suyuna koyuldu. Eli ayağı tutan herkes bir şeyler yapmak için çırpınıp duruyordu, askerler, itfaiye, profesyoneller, NAV,TEK’ kurumu elemanları, orda yasayanlar, gönüllüler. Herkes. Ne yazık ki set pek güçlü sayılmazdı ve birçok yerden su sızıyordu, yüzlerce yeni kum torbaları gerekiyordu. İnsanlar yorgunluktan yerde yatıyorlardı.

Muhteşem bir dayanışma vardı insanlar arasında. Dayanabilen kum aktarıyor, kum torbası taşıyordu. Kürek getiriyordu, yardım topluyordu. Kahve, poğaça, krep, meyve ve su getirenler oluyordu. Böylelikle çalışanlara yardim ediyorlardı

Bu yazdıklarımın olanların sadece bir kısmı olduğunu unutmamak gerek. Daha bitmedi, sel güneye doğru gidiyor ve orda yasayanlara sorun çıkaracak, selden sonra temizlik ve sterilize etmek gerekecek. Yani daha çok işimiz var.

2013-06-13
Katalin Szabó – Turkinfo (Çeviri: Ezgisu Dağdelen)