24-27 Nisan 2014 tarihlerinde gerçekleştirilen 21. Budapeşte Uluslararası Kitap Festivali’nin onur konuğu Türkiye’ydi. Onur Konukluğu programı kapsamında gerçekleştirilen panellerden birinin konusu da “Türkçede Macarca’dan Çeviri Kitaplar”dı. Bu vesile ile Türkçe’de yayımlanan Macar Edebiyatı’ndan kitapları araştırmaya çalıştım. Çalıştım diyorum, çünkü bu konuda bilgi bulmak pek kolay değil. Macar Edebiyatından çevrilmiş ve halen satışta olan kitapların bile tam bir listesine ulaşmak olanaksız. Milli Kütüphane’nin internet sitesindeki katalog böyle bir bilgiye ulaşmamızı sağlamıyor. En verimli kaynak idefiks.com’un konu başlıklarına göre yaptığı ayrımda “Doğu Avrupa” bölümü ama o listede de önemli eksikler var. Tam değil.
“Türkçede Macarca’dan Çeviri Kitaplar” ilgili olarak ulaşabildiğim en önemli kaynak “Türk Dili Dergisi Çeviri Sorunları Özel Sayısı”nda yer alan Behçet Necatigil’in “Balkan Ülkeleri Edebiyatlarından Türkçeye Çeviriler” başlıklı bibliyografik içerikli çalışmasındaki “Macar Edebiyatı” bölümü. O da Temmuz 1978 tarihli.
Macaristan’da Türkoloji bölümü 1800’lerin sonunda Türkiye’de Hungaroloji bölümü 1938’de kurulmuş. Behçet Necatigil’in belirttiğine göre Macar Edebiyatından ilk çeviri kitap 1940’da yayımlanan İ. Lazar’ın “Vesta Rahibesi” (çev. Necmi Seren) adlı romanı. 1940 -48 yılları arasında Macar Edebiyatı’ndan 31 eser yayımlanmış. Dönemin koşullarına, yayıncılığımızın boyutlarına bakarsak önemli bir sayı.
Hasan Âli Yücel’in öncülüğünde başlatılan Milli Eğitim Bakanlığı’nın (MEB) “Dünya Edebiyatından Tercümeler” dizisinde 5- 10 kitap yayınlandığını tahmin ediyor Necatigil. Mustafa Armağan’ın bir yazısındaki bilgiye göre bu sayı 1970’de 19’a ulaşmış (Zaman Gazetesi, 7.9.2010).
MEB’in yayınları dışında bu dönem en çok ilgi gören Macar yazarı Jolan Földes olmuş. Földes’in 4 eseri Türkçede yayımlanmış. Földes’in kitaplarından birini dönemin popüler yazarlarından Muazzez Tahsin Berkant çevirmiş. Berkant’ın Macarca bildiğine dair bir bilgiye ulaşamadım. Sanırım ikinci bir dilden çeviri yapmış. MEB “Tercüme” dergisinde Macar Edebiyatı da dahil Balkan ülkeleri edebiyatlarından hiç çeviri yer almadığını belirtiyor Necatigil. Diğer edebiyat dergilerinde de durum pek farklı değil.
MEB Klasiklerini bir yana koyarsak Macarca’dan pek çeviri yok. 1960’lı yıllardan başlayarak Sami N. Özerdim’in ve Yaşar Nabi Nayır’ın öykü antolojileri, Mor Jokai, Tibor Dery, Gyula Hernadi gibi yazarlardan öykü ve roman çevirileri yayımlanmış. Necatigil 1963 – 1974 arasında Macarca’dan 9 kitap tespit etmiş. Macar Edebiyatından çevirilerin çoğunlukla ikinci dilden, Almanca, İngilizce ve Fransızca’dan yapıldığı anlaşılıyor. Adalet Cimcoz, Ülkü Tamer, Zeyyat Selimoğlu, Cemal Süreya ve Barış Pirhasan’ın çevirilerine rastlıyoruz.
Marksist kuramcı ve edebiyat eleştirmeni Georg Lukacs’ın başta “Estetik” (Payel yay.) ve “Roman Kuramı” (Metis yay.) olmak üzere ise neredeyse tüm eserleri Türkçeye çevrilmiş.
70’li yıllarda Macar Edebiyatı’ndan en çok okunan kitabın Lazos Zlahy’nin “İki Esir”i olduğunu yazıyor Necatigil. Çağdaş Macar Edebiyatının önemli isimlerinden kabul edilen Zlahy’nin “İki Esir”inde “I. Dünya Savaşı’nda Budapeşte’de geçen ve savaşın yaşamlarını paramparça ettiği iki insanın tutkulu aşk öyküsü” anlatılıyormuş. Roman birçok dile çevrilip Dünya çapında ilgi görmüş. “İki Esir”in T,ürkçede son baskısını 2004’de Altın Kitaplar yapmış.
Türkçede en çok okunan Macar çocuk ve ilk gençlik edebiyatı eseri ise Ferenc Molnar’ın “Pal Sokağı Çocukları”. İlk çevirisi 1944’de yayımlanan “Pal Sokağı Çocukları”nı günümüze dek onlarca yayınevi 80 – 220 sayfa arasında değişen kalınlıklarda yayımlamış. Halen listelerde 21 çeşit Pal Sokağı çevirisi bulunuyor (bkz. kitapyurdu.com). Telif hakkını alarak yayımlayan tek yayınevi Yapı Kredi Yayınları, diğer yayınevleri bu kitabı telif hakkını almadan nasıl yayınlamış ve tabii bandrol alabilmiş anlamak kolay değil.
Anladığım kadarıyla özgün dilden, Macarca’dan hiç çeviri yapılmamış. Macarca’dan çeviri için kitabın ilk baskısının 100. yıl dönümünü, 2007’yi beklememiz gerekmiş. Tarık Demirkan’ın yaptığı tam çeviri 232 sayfa. Kitap 7 yılda 21 baskı yapmış.
“Pal Sokağı Çocukları” tüm Dünyada okunan bir kitap. Beş kez sinemaya uyarlanmış, tiyatroda sahnelenmiş, çizgi film haline getirilmiş. Yoksul çocukların oyun sahası yaptıkları arsayı zengin çocuklara karşı korumak için kum torbalarıyla verdikleri savaşı anlatıyor Molnar. Romanın unutulmaz kahramanı yoksul çocukların en küçüğü ve en çelimsizi, rütbesiz tek savaşçı er Nemecsek zatüreeden ölme pahasına verdiği mücadele ile belleklerimize kazılı. Romanın tüm Dünya’da sevilmesi de insanı insan yapan değerleri işlemesinden kaynaklanıyor. İyilik ve dürüstlüğün er geç kazanacağını vurguluyor.
YKY’nin 9 – 14 yaş grubuna önerdiği kitap bence daha olgun kişilerin de okuyabileceği dil ve anlatım gücüne sahip. Hele ilk cümleler edebi nitelikleri ve uzunlukları ile her yaştaki okuru ürkütebilir. Ama sayfalar ilerledikçe konu ve anlatım insanı kitaba öyle bir bağlıyor ki ilerleyen yaşlarda da merak ve keyifle bir çok kez daha okumamak elde değil.
Macarca’dan Türkçeye çevirilerde şiirin pek talihli olmadığını söylemek gerek. Macaristan’ın milli şairi Sandor Petöfi’nin şiirlerini kitap halinde iyi bir çeviri ile görmek için şairin 150. doğum gününü beklemişiz. 1823 doğumlu Petöfi’den çevirilerinin yayın tarihi 1973; “Şiirler” (çev. Tahsin Saraç, Cem yay.). Bu kitap bir daha baskı şansına ulaşamamış. Çağdaş Macar Şiiri’nin kurucusu sayılan Endre Ady’nin şiirlerini ise ancak 1992’de kitap halinde okuyabilmişiz; “Kan ve Altın” (çev. Tahsin Saraç, Adam yay.). Onun da yeni baskısı yok. İki kitap da Fransızcadan çevrilmiş. Necatigil, Macar şiirinden çevirilere dergilerde olduğu gibi antolojilerde de pek yer verilmediğini söylüyor. Tüm Dünyada olduğu gibi ülkemizde de çok tanınıp sevilen toplumcu şair Attila Josef’den de “Temiz Yürekle” (1986, çev: Kemal Özer ve Edit Tasnadi, Broy yay.) adlı sadece bir derleme var.
2002’de Vural Yıldırım’ın derleyip çevirdiği “Macar Sevi ve Doğa Şiirleri” (Kültür Bakanlığı yay.), 2007’de Kemal Özer ve Edit Tasnadi’nin Macar Kadın şairlerden derlediği “Yüzünün Arkasında Mayıs” (Artshop yay.) yayınlanmış. Edit Tasnadi ve Dursun Ayan’ın derleyip çevirdiği “Macar Şiiri’nden Bir Seçki”de ise (2013, Bileşik yay.) Macar şiirinin kurucu şairi Balint Balassi’den başlayıp 1951 doğumlu Endre Kukorelly’e dek şairlerden örnekler verilirken Macar Şiiri’nin tarihi anlatılıp, şairlerin kısa biyografileri de anlatılıyor. Macar şiiri ile tanışmak için önemli bir kaynak olan bu kitaba kitapçılardan ya da internet üzerinden ulaşmak ise pek mümkün görünmüyor.
Son yıllarda Macarcadan Türkçeye roman ve öykü kitabı çevirileri Gün Benderli, Edit Tasnadi ve Tarık Demirkan’ın emekleri ile bir nebze hızlandı. Sanıyorum bunda İmre Kertesz’in 2002 Nobel Edebiyat Ödülü’nü almasının da etkisi var. Kertesz’in neredeyse tüm eserleri Can Yayınları’nca Türkçede yayımlandı. Sandor Marai, László Krasznahorkai, Peter Nadas, Magda Szabó, İstvan Örkeny, Krisztian Grecso, Peter Esterhazy, Gyula Krudy ve László Darvasi’nin eserlerine kitapçılarda ulaşmak mümkün. ,
Macar Edebiyatı’ndan son çeviri László Krasznahorkai’nin “Savaş ve Savaş”ı (2014, çev. Gün Benderli, Can yay.). Roman, “Hissedip de bir türlü adlandıramadığımız, yakınımızdayken bile algılayamadığımız anlamların peşindeki bir adamı, hayattaki amacını gerçekleştirebilmek için tüm imkânsızlıkların üstesinden gelen bir adamı anlatıyor” diye tanıtılıyor. “Savaş ve Savaş” konusu kadar kurgusu ve anlatımıyla da ilginç bir roman.
Macaristan, bu yıl Uluslararası İstanbul Kitap Fuarı’nın Onur Konuğu olacak. Bu güçlü ve ilginç kültürü, aramızdaki bağları da düşünerek okumak ve anlamak için iyi bir fırsat. Umuyorum Budapeşte ve İstanbul’daki onur konuklukları ile iki ülke edebiyatları arasındaki bağı daha da güçlendirecek.
2014-05-13
Metin Celal – Cumhuriyet