2025. Eylül 11.
Türkinfo Blog Oldal 626

Macaristan’da ”Türkiye’ye Güvendiler” Sergisi Açıldı

Macaristan’ın Eger şehrinde Türkiye Macaristan dostluk anlaşmasının 90. yılı anısına, Türk halkının dayanışması ve dostluğunu ifade eden ”Türkiye’ye güvendiler” isimli sergi açıldı.

Macaristan’ın Eger şehrinde Türkiye-Macaristan dostluk anlaşmasının 90. yılı anısına, Türk halkının dayanışması ve dostluğunu ifade eden ”Türkiye’ye güvendiler” isimli sergi açıldı.

Türkiye’nin Budapeşte Büyükelçi Şakir Fakılı törende yaptığı konuşmada, ”Türk halkının kalbinde Macarların özel bir yeri var. Bu sergi, dini, siyasi düşüncesi veya başka sebeplerden dolayı kendi ülkesinden Türkiye’ye sığınmak zorunda kalan ve Türkiye’yi yeni vatanı kabul eden kişilerin anısına düzenlenmiştir” dedi.

Fakılı, Eger şehrinin tarihi ve ekonomik öneminden dolayı Türkiye’nin 1-2 yıl içinde bu şehirde fahri konsolosluk açacağını da sözlerine ekledi.

Sergi, Türkiye’ye sığınan önemli Macar politikacılardan Lajos Kossuth ve İmre Thököly’nin yanı sıra birçok Leh, İspanyol ve Rus sığınmacı hakkında bilgi ve belgeyi kapsıyor.

”Türkiye’ye güvendiler” sergisi, tarih boyunca çeşitli nedenlerle kendi ülkelerini terk ederek, Türk topraklarına yerleşen kişi ve milletleri konu alıyor. –

2014-01-25
http://www.haberler.com

Ukrayna’nın ünlü şairi Yuri Andrukovic’ten size mesaj var:“ölüm kıtalarını ülkenin en iyi evlatlarını katletmesi için üzerimize saldılar

Değerli dostlarım, özellikle siz yabancı basın mensupları, gazeteciler! Sesimizi dünyada duyurun!

Son zamanlarda herkes Kiev’de ve Ukrayna’da neler olup bittiğini merak ediyor. Ne oluyor ülkemizde? Bizi neler bekliyor? Burada söylediklerimizi yaygınlaştırın! Dünya bizi duysun!

En önemli konu şu: Viktor Yanukoviç ve rejimi dört yıl gibi kısa bir süre içinde ülkeyi ve toplumu paramparça etti. Gerginlik inanılmaz boyutlara çıktı. Ve en kötüsü de şu ki, kendisi için herhangi bir manevra alanı, kaçacak bir yol da bırakmadı. Artık sonuna kadar dişle tırnakla iktidara yapışmak zorunda. Çünkü iktidarı bıraktığı anda mahkemeye çıkarılacağını çok iyi biliyor. Her ne pahasına olursa olsun iktidarda kalmak istiyor.

Bu ülkede yolsuzlukların, çalıp çırpmaların ulaştığı boyut insan aklının alacağı gibi değildir!

Rejimin üç aydır devam eden protesto gösterilerine verebildiği tek yanıt baskı olmuştur. Bu baskı da giderek daha da artmış ve çok yönlü bir mekanizmaya dönüşmüştür. Eskiden ünlü muhalifleri yıldıran saldırgan özel kuvvetler vardı. Şimdi sadece adı sanı bilinen muhalifler değil, artık yeter deyip sokağa çıkmış sıradan göstericiler de hedef haline geldiler (izleme toplama, ev baskınları, evleri ateşe verme, gözaltına alma, mahkemeye bile çıkmadan tutuklama). Burada anahtar kavram insanlarda korku ve yılgınlık yaratmaktır. Ancak yıldırma yöntemleri fayda vermemiştir ve giderek gösterilere katılanların sayısı artmaktadır. İktidarın buna verdiği yanıt ise, sokağa saldığı dehşeti arttırmak olmuştur.

Bunun temelinde 16 Ocakta çıkarılan yeni yasalar vardır. Parlamenterler sadece ellerini kaldırarak, birkaç dakika içinde bir dizi yasa çıkarmış, adını koymadan ülkeyi bir diktatörlük haline getirmiş ve daimi bir sıkıyönetim uygulaması başlatmıştır. Ukrayna’da bugün hükümetin izin vermediği her şey “yasak” kategorisindedir. Ben bile bu konuşmayı yaparken aslında bir dizi suç işlemiş oluyorum!

19 Ocakta bu baskı yasalarına karşı Ukraynalılar isyan ettiler. Geleceklerini koruyabilmek için “hayır” demeyi göze aldılar. Bugünlerde Kiev’den gelen resimlerde videolarda kafalarında kasklar ve ellerinde sopalarla göstericileri görüyorsunuz. Bu insanların “aşırı militanlar” olduğunu sakin düşünmeyin. Ben ve dostlarım, artık gösterilere böyle gidiyoruz. Bu durumda, ben, dostlarım, eşim, çocuklarım “aşırı militanlar” oluyoruz. Başka çaremiz kalmadı! Ülkemizi ve hayatımızı korumaya kararlıyız. Özel timler saldırıyor bize, silahlı kıtaların hedefiyiz. Tam sayısını bile bilemiyoruz 5 ya da 7 kişi hayatını kaybetti. Onlarca insan da kayıp.

Gösterilerden vazgeçemeyiz. Bu, bu durumu kabul ettiğimiz anlamına gelecektir.

Bu, bu ülkeyi bir hapishane haline getiren yasalara boyun eğmek demektir.

Bu ülkenin gençleri diktatörlüğe evet demeyecektir.

Ukrayna halkı kendi kanıyla ülkesini koruyacaktır.

Sizlerin ülkemiz için ne yapabileceğinizi bilmiyorum!

Ancak bizi anlayın ve bu satırlarımı yaygınlaştırın, yeter!

Yuri Andrukovic- Şair

2014-01-24
Türkinfo-Budapeşte

Rusya Macaristan’da Nükleer Santral inşa ediyor

Macaristan Başbakanı Viktor Orbán ve Rusya Devlet başkanı Vladimir Putin arasında dün Moskova’da gerçekleşen görüşmeler sonucuna imzalanan anlaşmaya göre Rusya Macaristan’da nükleer santral inşa edecek.

Macaristan’ın bugün mevcut tek nükleer santrali Paks’ın yanına iki nükleer bloklu yeni bir santral yapılmasını içeren anlaşma 10-12 milyar Euro’luk bir mali çerçeve öngörüyor.

Rusya’nın Roszatom şirketi tarafından inşaatı gerçekleştirilecek olan nükleer santralin 2023’de elektrik üretmeye başlaması planlanıyor.

Santralın gerçekleşmesi için gerekli olan mali kaynağın % 80’i, anlaşmaya göre Rusya tarafından Macaristan’a kredi olarak verilecek. Kredinin 30 yıllık bir zaman dilimi içinde geri ödenmesi gerekiyor ve ödemeler de 2023 yılında, yani santral üretime geçtiğinde başlayacak.

Paks II. nükleer santralinin ömrünün 60 yıl olacağı tahmin ediliyor. Yani yeni santralin 2080’li yıllarda kapatılması gerekecek.

Paks II nükleer santrali, Macaristan’ın tek nükleer santrali olan Paks I’in hemen yanında inşa ediliyor. Budapeşte’nin yüz km. kadar güneyinde bulunan Paks şehrindeki mevcut santralde 2 nükleer blok var ve bu bloklar 2030’lu yıllarda ömrünü tamamladığı için kapatılmış olacak.

Yeni nükleer santralde kullanılacak olan uranyum Rusya tarafından temin edilecek. Moskova uranyum temini konusunda Macaristan’a 20 yıl süreyle de garanti veriyor.

Macaristan tarihinin gelmiş geçmiş en pahallı yatırımı olan Paks II nükleer santrali için iki ülke arasında 2013 yılının Ağustos ayından bu yana gizli görüşmeler yapıldığı da açıklandı.

2014-01-15
Türkinfo/Budapeşte

Raiffeisen Bankası Macaristan’ı terk ediyor

Macaristan’da faaliyet gösteren en büyük bankalarından biri olan Avusturya Raiffeisen Bankası Macaristan’daki banka faaliyetlerine son vereceğini açıkladı.

Basına yapılan açıklamalara göre bankayı Széchenyi Bankası adını taşıyan çok küçük bir banka, “Bir Euro” sembolik bedelle satın alacak.

Széchenyi bankasının hisselerinin % 49’u devletin elinde.

Bu gelişmeyle aslında Macar hükümetinin bir süredir gündeme getirdiği, Macaristan banka sisteminde devlet bankalarının ağırlığının arttırılması süreci de başlatılmış bulunuyor.

Macaristan’da faaliyette olan yabancı bankaların üzerinde baskıların olduğu ve de bu nedenle de sekiz yabancı bankadan dördünün Macaristan’ı terk etmeye hazırlandığı bir süredir basına yansımıştı.

2014-01-08
Türkinfo/Budapeşte

Macaristan’da asgari ücrete zam

Kasım ayının ilk haftasında hükümet adına açıklama yapan ve asgari ücrette zamma gidileceğine dair işaret veren İstihdamdan Sorumlu Devlet Bakanı Sandor Czomba, 2014 yılında asgari ücrette rahatlatıcı bir zammın yapılacağını aktarmıştı.

Macaristan’da 2013 yılında 445 dolar olan asgari ücret 2014 yılında 461 dolar seviyesine çıkacağı bildirildi.
Yapılacak zam ile vasıflı işçilerin 2013 yılında 518 dolar olan asgari ücretlerin 2014 yılında 536 dolar seviyesine çıkması bekleniyor. Yapılan görüşmelerde işçiler, enflasyona bağlı olarak yüzde 5,4 civarında zam talep ederken, işverenler yüzde 2,4’lük bir teklif sundu.
Macaristan hükümeti bugün yaptığı açıklamada zamların karara bağlandığını duyurdu.

2014-01-08

Macaristan Başbakanı resmi törenle karşılandı

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Macaristan Başbakanı Victor Orban’ı Başbakanlık Merkez Bina’da resmi törenle karşıladı. Karşılama töreninde kabineden 6 bakan yer aldı.

İki başbakan, milli marşların çalınmasının ardından askerleri selamladı. Ardından da karşılama heyetinde yer alan bakanlarla tokalaşıldı. Türk tarafında karşılama heyetinde İçişleri Bakanı Muammer Güler, AB Bakanı Egemen Bağış, Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, Enerji Bakanı Taner Yıldız ve Tarım, Gıda ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker yer aldı.

İki başbakan, heyetlerle tokalaştıktan sonra Başbakanlık merdivenlerinde gazetecilere tokalaşarak poz verdi. Başbakanlık’ta gerçekleşen ikili ve heyetlerarası görüşmelerin ardından, Başbakan Erdoğan ve Macaristan Başbakanı Orban ortak basın toplantısı düzenledi. Akşam da iki Başbakan, Orban onuruna verilen akşam yemeğine katıldı

2013-12-19

Macaristan kültürü İstiklal’de yaşatılacak

İstanbul’un buluşma noktası İstiklal Caddesi’ne yeni bir renk daha katıldı. Macaristan Kültür Merkezi, Başbakan Victor Orban’ın katılımıyla gerçekleşti.

BEYOĞLU İstiklal Caddesi’nde Macar Kültür Merkezi açıldı. Açılışa Macaristan Başbakanı Victor Orban, Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik, Avrupa Birliği Bakanı Egemen Bağış, İBB Başkanı Kadir Topbaş, İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu, Fener Rum Patriği Bartelemous ile çok sayıda davetli katıldı.

3 KERE BESMELE ÇEKTİ

Açılışta konuşan Macaristan Başbakanı Orban, Macaristan Kültür Merkezi’ni açmalarının nedenlerine değinerek, “Ben 13 sene önce buradaydım ve Başbakan farklı birisiydi. Siyaset başkaydı. Şehrin yüzü de farklıydı. Aradan 13 sene geçti ve aradaki fark çok büyük, teknik gelişmelerden bahsetmiyorum sadece, köprüler, tüneller hızlı tren ve yeni binalar. Türkiye son 10 seneyi başarıyla geçirdi. Küreselleşmeyle başa çıkan az ülke var ama Türkiye başarıyla bu süreci geçirdi. Gelişme gözle görülüyor” diye konuştu. Konuşmaların ardından protokol hep birlikte kültür merkezinin açılışını yaptı. Macaristan Başbakanı Victor Orban’ın da kurdeleyi keserken üç kere “Bismillahirrahmanirrahim” demesi herkesi şaşırttı.

2013-12-19
http://www.aksam.com.tr

İstanbul’da, Macaristan Kültür Merkezi Açıldı

İstanbul Beyoğlu’da Macaristan Başbakanı Orban, AB Bakanı Bağış, Kültür ve Turizm Bakanı Çelik’in de katıldığı törenle Macar Kültür Merkezi açıldı.

İstanbul Beyoğlu’nda Macaristan Başbakanı Victor Orban, AB Bakanı Egemen Bağış, Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik’in de katıldığı törenle Macar Kültür Merkezi açıldı.

Beyoğlu İstiklal Caddesi’nde açılan Macar Kültür Merkezi’nin açılış törenine Macaristan Başbakanı Orban, Kültür ve Turizm Bakanı Çelik, Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Bağış, İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu ve Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş ile çok sayıda davetli katıldı.

Kültür Merkezinin açılışında konuşan Macaristan Başbakanı Orban, Macaristan Kültür Merkezi’ni açmalarının nedenlerine değinerek, ”Bu benim de çok şaşırdığım bir konu. Yolda hazırlık yaparken, cevabı aldım soruma. Ben 13 sene önce buradaydım ve Başbakan farklı birisiydi. Kendisi tamamen başka bir yerdeydi. Siyaset başkaydı. Şehrin yüzü de farklıydı. Aradan 13 sene geçti ve aradaki fark çok büyük, teknik gelişmelerden bahsetmiyorum sadece, köprüler, tüneller hızlı tren ve yeni binalar. Türkiye son10 seneyi başarıyla geçirdi. Küreselleşmeyle başa çıkan az ülke var ama Türkiye başarıyla bu süreci geçirdi. Gelişme gözle görülüyor” dedi.

Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik ise, Macaristan Başbakanı Orban’ı burada görmekten mutluluk duyduğunu ifade ederek, ”Yakın zamanda ülkenizi ziyaret ettim. Osmanlı eserlerine ama bil Hassa şehitliklerimize gösterdiğiniz hassasiyetten dolayı teşekkür ediyoruz. Bu Macar Kültür Evi’nin ülkelerimiz arasındaki ilişkileri daha da güçlendireceğine inanıyoruz” şeklinde konuştu.

Törende konuşan Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış ise, ”Gerçekten Ömer beyin de vurguladığı gibi Türk ve Macar halkı arasında derin bir dostluk var. Bugün çoğu kişi bilmez. Zigetvar ve Trabzon kardeş şehirlerdir. Çünkü birisi dünya ve insanlık tarihine adını yazdırmış Kanuni Sultan Süleyman’ın doğum yeri biri de ölüm yeri. Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan ve Macar Başbakanı Orban arasındaki dostluk da iki ülke arasındaki dostluğu farklı bir yere taşımaktadır. Macaristan’ın anayasası bile Kütahya’da konuk ettiğimiz Kral Layoş tarafından yazılmıştır” dedi.

Konuşmaların ardından Macar Kültür Merkezi Macaristan Başbakanı ve Bakanlar tarafından açıldı. Törenin ardından Çelik ve Bağış, gazetecilerin İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü yolsuzluk ve rüşvet operasyonu hakkındaki sorularını yanıtsız bıraktılar.

2013-12-18
http://www.haberler.com

Schengen Vize kolaylığı konusunda önemli protokol‏

Macaristan Başbakanı Viktor Orbán 17-18 Aralık 2013 tarihlerinde iki günlük Türkiye ziyareti öncesinde Ankara\’da, Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış ve TOBB Başkanı M.Rifat Hisarcıklıoğlu\’nun da büyük destek ve katılımları ile Macaristan Anara Büyükelçisi Prof.Dr. Dr. János Hóvári, İstanbul Başkonsolosu Gabor Kiss ve Macaristan Kayseri Fahri Konsolosu ve Türk Macar İşadamları Derneği (TÜMİŞAD ) Başkanı Osman Şahbaz\’ın da hazır bulunduğu AB Bakanlığında Eğemen Bağış\’ın makamında ortaklaşa il Sanayi ve Ticaret Odaları Başkanları, Borsa Başkanları ile 13 Aralık 2013 tarihinde \’\’ Schengen vize kolaylığı anlaşmaları\’\’ imzalandı.

İmza töreninde 18 farklı şehirden 36 Ricaret ve Sanayi Odası, Borsa Başkanları hazır bulundu. Kayseri Ticaret Odası Başkanı Mahmut Hiçyılmaz, Nevşehir Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı M.Arif Parmaksız, Kırşehir Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Selahattin Ekincioğlu, Niğde Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Şevket Katırcıoğlu, Aydın Ticaret Odası Başkanı Hakan Ülken, Samsun Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı S.Zeki Murzioğlu, Denizli Ticaret Odası Başkanı Necdet Özer, Kocaeli Sanayi Odası Başkanı Ayhan Zeytinoğlu, Gaziantep Ticaret Odası Başkanı Eyüp Bartık, Trabzon Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı M. Suat Hacısalihoğlu, Tekirdağ Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Cengiz Günay, Tekirdağ Borsa Başkanı Osman Sarı ile birlikte daha bir çok şehrin temsilcisi hazır bulundular.

Macaristan Kayseri Fahri Konsolosluğu görev görev çevresinde bulunan Kayseri, Nevşehir, Kırşehir ve Niğde illerinin oda Başkanları imza töreninde hazır bulundu. Törende 18 şehir ile imzalanan protokolde, sekiz maddeden oluşan metin İngilizce üç nüsha olarak imzalandı.

Macaristan Anara Büyükelçisi Prof.Dr. Dr. János Hóvári, \’\’Protokol metnini en geniş anlamda ve iyi niyetle uygulayacağız ki, bu protokol gerekli referanslara sahip olanlara 2 – 4 yıllık süreli, çok girişli seyahate hak tanıyan Schengen vizesi verilmesini mümkün kılacaktır. Ancak; ilk seyahatin Macaristan\’a yapılması gerekmektedir “dedi.
AB Bakanı Egemen Bağış\’ yaptığı konuşmada, “Vize kolaylığı değil, vize muafiyeti istiyoruz. 1980 darbesinden sonra AB\’de vize uygulaması başlamış ve yaygınlaştırılmıştır. İnşallah hükümetimiz, vizesiz serbest dolaşımını da kazandıracağız. Macaristan ile dostluğumuza nazar değmesin. Bugün bu atılan imzalar dostluk nişanımızdır. Yaşasın Türk Macar dostluğu\” dedi.

Macaristan Kayseri Fahri Konsolosu ve Türk Macar İşadamları Derneği ( TÜMİŞAD ) Başkanı Osman Şahbaz ise; “geçmişimizden izler taşıyan geleceğe mesajlar veren, dinamik, çözüm odaklı yapıya sahip Macaristan\’daki nitelikli Türk yatırımcılarının artmasını istiyoruz. İki ülke Başbakanlarının bu yıl şubat ayında Budapeşte\’de koyduğu 2015 yılı hedefi 5 milyar USD\’ı bu imzalanan vize kolaylığı anlaşmaları ile daha önce ve kolay bir şekilde yakalayacağız. Halkların her alanda dayanışması önümüzü çok daha farklı şekilde açacaktır. TÜMİŞAD\’ın kuruluş gayesi ve felsefesi de budur. Bugünden sonra daha da derin bir bağ bağlıyor bizi birbirimize. Avrupa\’nın tam ortasındaki Macaristan\’a yatırım yapmak isteyen girişimcilerimizle tecrübelerimizi paylaşmak, önayak olmak ve ışık tutmak için destek olmaya her daim hazırız. Cazip imkanlar ve fırsatlar sunan Macaristan\’a gelecek Türk yatırımcılarımıza emsal transferi ve destek vermeye, yardım ve katkı sağlamaya devam edeceğiz\” diye konuştu.
Diğer kuruluşlarla protokol yapılması daha sonra gerçekleşeceği bildirilirken, İmza töreni sonrası katılımcılara birlikte hatıra aile fotoğrafı çektirilerek program sona erdi.

2013-12-14

Polonya’ya ’CIA işkencesi’ davası

İki terör şüphelisinin, ABD tarafından Polonya’da gözaltına alındıktan sonra sorgulanmaları sırasında insan hakları ihlallerine maruz kaldıkları iddiasıyla Polonya aleyhinde Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nde (AİHM) açtıkları davanın görülmesine başlandı.

İki şüpheli şu anda ABD’nın Guantanamo Körfezi’ndeki hapishanesinde bulunuyor.

Abu Zubaydah ve El Kaide eylemcisi olmakla suçlanan bir diğer şüpheli 2002 ve 2003 yıllarında Polonya’daki gizli bir hapishanede işkenceye uğradıklarını söylemişlerdi.

AİHM yaklaşık bir yıl önce CIA tarafından sorgulanan Khaled el-Masri adlı şüphelinin karşılaştığını iddia ettiği hak ihlallerinden dolayı Macaristan’a karşı açtığı davayı da yürütmüştü.

Filistinli Abu Zubaydah’ın, aralarında 11 Eylül saldırısını da gerçekleştiren ve Usama Bin Ladin’e sadık bazı cihatçıların seyahat düzenlemelerini yaptığı iddia ediliyor.

Polonya davasındaki diğer şüpheli, Suudi Arabistanlı Abd el-Rahim al-Nashiri’nin ise 2000 yılında Yemen’de bir ABD savaş gemisini hedef alan ve 17 kişinin öldüğü saldırıyı düzenlediği iddia ediliyor.

Bu iki davacıyı Strazburg’daki mahkemede, avukatları temsil ediyor.

Davacılar Polonya’da ABD tarafından gözaltına alınıp sorgulandıkları sırada işkence, kötü muameleye maruz kaldıklarını ve başkalarıyla görüşmelerine izin verilmediğini söylüyor.

Boğulma hissi yaratan su işkencesinin sorgulamada kullanılan yöntemlerden biri olduğu da iddia ediliyor.

Avrupa Konseyi müfettişi, İsveçli senatör Dick Marty, CIA’in Avrupa ülkelerindeki ’terörle savaş’ adı altındaki operasyonlarını ayrıntılı bir şekilde raporlaştırmıştı.

Bu verilerde Polonya’nın kuzeyindeki Szczytno yakınlarındaki Stare Kiejkuty isimli istihbarat üssünün bu tür gözaltı ve sorgulamalar için kullanıldığı belirtilmişti.

2013-12-03
BBC

16,474FansLike
639FollowersFollow