2024. Kasım 27.
Türkinfo Blog Oldal 42

Budapeşte 100. yıl kutlamaları izlenimleri

Yazıya başlamadan önce belli hazırlıklarım vardır. Az da olsa yanımda çikolata bulundururum. Bir de konuya uygun bir müzik seçerim. Ben çalışırken, fonda usul usul çalsın. İyi oluyor.

Bu defa başlamazdan evvel– açık söyleyeyim biraz da gaza gelirim umuduyla- Onuncu Yıl Marşı’nda karar kıldım.

Cemal Reşit Rey’in eseri. 

Sözler; Faruk Nafiz Çamlıbel-Behçet Kemal Çağlar…

Kenan Doğulu’nun “sevimli hale getirdiği müzik” yazıda eşlikçim.

tattaatatiiiitatataaa …

Bayraklar eller havayaaaa bugün coşkuluyuz …

Bugün mutluyuz bugün bayramımız vaarrr…

çıstakçıstak…

Çıktık açık alınla ooon yılda her savaştan…

On yılda on beş milyon genç yarattık her yaştan…

Demir ağlarla ördük anayurdu dört baştan…

Demirağ mı kalmış…Tren, hele de hızlı tren hiç güzel çağrışımlar yaratmıyor bende. Beş yıl önceki Çorlu tren kazası mesela… O trende ölen Arda Sel’in annesi Mısra Öz’ün hak arama mücadelesi…

Demirağlarda takılı kaldım. Marşın sözleri gayya kuyusu gibi beni içine çekiyor. Çok sevdiğim garlardan soğumama neden olan 2015 Ankara Gar katliamı! İŞİD’in patlattığı canlı bombalar neticesinde ölen 104 insan.

On yılda yarattığımız on beş milyon genci nasıl da heba ettik…

Bunlardan bahsetmenin sırası mı?

Mutlu bir 100. yıl yazısı yazacağım.

Müziği değiştireyim.

Kenan Doğulu yaramadı bana…

Zaten bu marşın sözleri eskidi diye ellinci yıl marşını ezberlettirmişlerdi.

Yıl 1973.  Zihnim İstanbul Erkek Lisesi’nin konferans salonuna ışınlandı şimdi.

Cumhuriyetin ellinci yıl kutlamalarına hazırlanıyorduk.

Hocanın adı, neydi, neydi? 

Üstünden elli yıl geçmiş hatırlamam tabii.

Ama lakabı hala aklımda. 

“Kıllı” öğretmişti ellinci yıl marşını.

Beste Necil Kazım Akses.

Söz Bekir Sıtkı Erdoğan:

Müjdeler var yurdumun toprağına taşına

Erdi Cumhuriyetim elliiii şeref yaşına

Bu rüzgârla şahlanmış dalga, dalga bayrağım…

Cumhuriyet özgürlük insanca varlık yolu

Atatürk’ün çizdiği çağdaş uygarlık yolu…

Yaşasın hür ulusun, soylu gencim, benliğim

Yaşasın şanlı ordum, sarsılmaz güvenliğim…

Bu marşı gururla söylediğim 1973’den tam yedi yıl sonra 80’de darbe oldu, gençler hapishanelere tıkıldı, reşit olup olmadığına bakmaksızın Erdal Eren’in boynuna ipi geçirenler, “asmayalım da besleyelim mi” dediler.  Ellinci yıl marşı da iyi gelmedi bana…

Son bir hamle daha. Bir Cemal Reşit Rey, Necil Kazım Akses kısaca bir Alex değilse de Norm Ender’e şans vereyim. “Parla”nın sözü, bestesi kendisine ait:

Ram, pam,ram,pa-pa-pam…

Yürüyoruz arkadaş-lar, içimde bir telaş var

Bu kutlu gün bizim; zafer düğün bizim; zafer, düğün bizim

Görüyoruz arkadaş-lar darbeler, savaşlar

Sırtımız yere gelmiyor bizim…mavi gözlerin gibi biz bu yurda aşığız..Duysuuuun cihan  duysuuuun biriz… Parlaaaa hilal ve yıldızım/parla beyaz ve kırmızım/ Sensin yolum cumhuriyet/parlaaaaa 100 yaşındasın…

Müzik şirketi babala tv imiş. Babala’nın sahibi Oğuzhan Uğur  daha da zengin oldu. Olsun tabii, gözümüz yok. Mesele o değil de… Youtube’dan izlediğim  Norm Ender’in marşını sunduğu  programda; gazeteci Özlem Gürses uzatılan mikrofona şöyle diyor:

“Çok sönük geçiyor yüzüncü yıl, ben bundan çok şikayetçiyim, bambaşka bir yüzüncü yıl hayal etmiştim”.

Oğuzhan yanıtlıyor:“ Sönük geçmesinin sebebi de”…

Sonra sessizlik. 

Oğuzhan’ın yukarı kaldırdığı kaşlarından, yana eğdiği başından,  Özlem’in gülümseyerek başını aşağı yukarı oynatarak onaylamasından sebebi arif olan seyirci anlıyor. “Silivri soğuktur şimdi” lafındansa bu jest-mimik oyunlu yanıtı yeğlerim. O laftan nefret ediyorum çünkü.

Cumhuriyetin yüzüncü yılında sindirilmenin, korkunun imparatorluğu hüküm sürüyor.

Bayrak sallamakla, kırmızı giymekle, marşlarla olacak gibi değil.  Artık bırakalım hamaseti.

Eşit yurttaşları olacağımız demokratik bir cumhuriyet üzerine düşünelim. Sözümüzü çekinmeden söyleyebildiğimiz, hukuka inandığımız bir ülkede kazanımlarımızı elden bırakmadan Cumhuriyeti daha da yükseltelim.

Marşlarla falan kendimi gaza getirme çalışmalarım sonuçsuz kaldı. Türkinfo Vakfı’nın düzenlediği geceye dair izlenimlerimi olduğu gibi düzden aktarıyorum:

30 Ekim 2023  Pazartesi günü Türkinfo Budapeşte’de bir akşam yemeği düzenledi. Maksat birlikte olmak, birlikte Cumhuriyetin 100. Yılını kutlamaktı.

Cumhuriyet bayramı kutlaması için 29 Ekim yerine 30 Ekim tarihinin seçilmesinin nedeni, Büyükelçiliğimiz tarafından düzenlenen resepsiyon ile çakışmaması içindi. Yemek ve bayram kutlaması için tarih saptarken; Türkiye’de  bir gün öncesinde  Filistin ile dayanışma mitingi düzenleneceğini,  kutlamaların  çeşitli tarihlere yayılarak çeşitli yerlere dağıtılarak yapılacağını bilmemiş, bilememiştik.

Yemek 13. Bölgedeki Boğaziçi  Etterem’ de gerçekleşti. Yüz yirmi kişi lokantanın içine sığamadık, dışarıya taştık. Gençler fedakârca dışarıda oturdular. Salon ve masalar bayraklarla donatılmıştı.

Fındık lahmacunlar dağıtılırken Vakfın Başkanı Tarık Demirkan kısa bir konuşma yaptı. Macar katılımcılar için konuşma metninin Macarcası da masalara dağıtıldı.  Lahmacunlar soğuk, Adana kebap sıcaktı. Türkinfo gönüllüleri ile, davetimize icabet eden arkadaşlarımızla yeni rakılarımızı tokuşturduk. Masadaki Macarlar rakıya ne kadar su koymaları gerektiğini sordular.

Macaristan’ın eski Ankara Büyükelçisi Gábor Kiss ve sevimli eşi Dóra, başyazarımız Flesch István da aramızdaydı.

Gecenin sponsoru Synergy şirketiydi. Şirket çalışanlarına ayrılan masalarda sarışın olmayan başlı erkeklerin çoğunlukta olduğunu gördüm. Orta masalarda ise kırmızı beyaz elbiseli sarı saçlı Macarlar göze çarpıyordu.

Attaşe Kft kurucusu  Naci Bey sayesinde Macarlar  pistte Ankara havası oynuyor,  at kuyruklu Macar davulcu, bütün parçalara aynı 9/8 ritmsizliği ile eşlik ediyordu. İşte tam o esnada  olay mahallini terk ettim ve dışarıya, gençlerin yanına kaçtım.

Yazı bitti.

Bursalı post rock grubu She Pas Away’i dinleyeyim. Linki eklesem telif yemem değil mi?

Sunahan Develioğlu

Cumhuriyet’in 100. yılı Budapeşte’de de kutlandı

Türkinfo Vakfı’nın Budapeşte’de düzenlediği Modern Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun 100. yılı kutlama yemeği 120 kişilik katılımla coşku içinde geçti.

Türkinfo Vakfı başkanı Tarık Demirkan tarafından yapılan açılış konuşlması:

DEĞERLİ KONUKLAR, SEVGİLİ DOSTLARBUGÜN BURADA ÇOK ÖNEMLİ BİR GÜNÜ ANMAK İÇİN BİR ARAYA GELDİK.

BU AKŞAM BU DOSTLAR SOFRASINDA, TÜRKINFO VAKFI’NIN ORGANİZASYONUYLA VE SYNERGY ŞİRKETİMİZİN DESTEĞİYLE MODERN TÜRKİYE CUMHURİYETİNİN KURUŞULUŞUNUN 100. YILINI KUTLUYORUZ.

YÜZ YIL ÖNCE, BİR ENKAZ ÜZERİNDE BAĞIMSIZ VE EGEMEN BİR ÜLKE KURANLARI, ORTAÇAĞ KARANLIĞINI SONA ERDİRME GAYRETİNİ SEVGİ, SAYGI VE RAHMETLE ANIYORUZ.

ÜLKEMİZDEN MEMLEKETTEN UZAKTA OLMAMIZ, BU TARİHİ GELİŞMENİN ÖNEMİNİ DAHA İYİ ANLAMAMIZA YARDIM EDİYOR. ÇÜNKÜ YÜZ YIL ÖNCE ANADOLU’DA YAKILAN ATEŞLE ASLINDA ÜLKEMİZİN EVRENSEL GELİŞME ÇİZGİSİNE OTURDUĞUNU ŞİMDİ DAHA İYİ KAVRIYORUZ!

BU HEPİMİZ İÇİN BİR BAYRAM!VE GERÇEK BAYRAM ASLINDA BU KUTLAMANIN GÖREV GİBİ GÖRÜLDÜĞÜ DEVLET TÖRENLERİNDEN ÇIKIP HALKA MAL OLMASI.

BİZ HALKIZ, HALKIN ÇOCUKLARIYIZ!

VE İŞTE BAYRAKLARIMIZLA, MASALARIMIZDAKİ YEMEKLERİMİZLE, İÇKİLERİMİZLE, , MÜZİĞİMİZLE, DAVULUMUZLA, HALAYIMIZLA BU BAYRAMI HAKKIYLA KUTLAMAK İÇİN BİR ARAYA GELDİK.

KADEHLERİMİZİ MODERN CUMHURİYETE,

İLERİDE DAHA DA GELİŞTİRECEĞİMİZ DEMOKRASİYE,

BİZİ BUDAPEŞTE’DE BİR ARAYA GETİREN TÜRK MACAR DOSTLUĞUNA,

VE BU BAYRAMLARI İLERİDE DE KUTLAMAYA DEVAM ETMEK ÜMİDİYLE, HEPİMİZİN SAĞLIĞINA KALDIRIYORUZ.

Macaristan: Sessiz bir göçmen istasyonu

Göçmenler arkalarında ateş küllerini, çikolata ambalajlarını ve unutulmuş eşyaları bırakarak hızla kuzeye doğru ilerliyorlar.

Yakılan ateşin ardında kalan küller, çikolata ambalajları, bazen de kayıp bir pasaport…

Bunlar göçmenlerin, Macaristan’ın Slovakya sınırını geçtiklerini gösteren birçok izden bazıları.

Ancak o bölgenin sakinleri bunları nadiren görüyor.

Orta Avrupa’da bulunan iki ülke arasında uzanan 676 kilometrelik sınıra sahip Slovakya, Macaristan Başbakanı Viktor Orbán’ın göçmenlik karşıtı söylemine rağmen artış gösteren yasadışı geçişlerle mücadele etmek için son zamanlarda gözetim operasyonlarını güçlendirdi.

Orta Avrupa’da, Ortadoğu’dan çok sayıda mültecinin akın ettiği 2015-2016 senaryosunun tekrarlanmasını önlemek için Brüksel’in onayını gerektiren olağanüstü önlemler alınıyor.

Ancak müreffeh Almanya’ya giderken Sırbistan’dan AB’ye açılan kapı olan Macaristan üzerinden geçmek kaçınılmaz oluyor.

Slovakya sınırına yakın bir köy olan Hunt’ta yerel halk, göçmen sayısındaki artışı fark ettikten sonra yaz sonunda devriye gezmek için girişimde bulundu.

Fransız Haber Ajansı’nın yerel toplum merkezi sorumlusu Victoria Tknos, “Onları görürsek onlarla mesafemizi koruyoruz” dedi.

Bazı sakinlerin, onlarla karşılaşma korkusuyla artık nehir kenarında veya ormanda kamp yapmadığını belirten Tknos, şu açıklamayı yaptı:

Ama gerçekte onları pek göremiyoruz. Kaçakçılar onları bırakıyor ve sonra da sınıra gitmelerini söylüyor.


Macaristan’ı geçme zorluğu 

Komşu Drigglebalank kasabasındaki Belediye Başkanı David Rigo düzenli olarak kasabayı geçen küçük polis araçlarını gözlemliyor ve yetkililerin ihlalcileri tutuklamak için kullanabileceği imkanların sınırlı olduğunu belirtiyor.

Ancak bu kişilerin amacı, göçe karşı düşman bir ülkeden en kısa sürede kaçmak.

Viktor Orban ise güneyde inşa edilen çitleri geçebilenleri geri püskürtmeleri konusunda polise baskı yapıyor.

Sığınmacılar artık başvurularını Macaristan topraklarında yapamıyor ve başvuru yapmak istedikleri ülkelerin komşu ülkelerdeki büyükelçiliklerine gitmeleri gerekiyor ki bunu da çok az sayıda kişi yapabiliyor.

Son resmi istatistiklere göre geçen yıl yalnızca 10 kişi mülteci statüsü aldı.

Bu politikası onu Avrupa Birliği Adalet Divanı’nda defalarca mahkûmiyetle karşı karşıya bıraksa da milliyetçi lider bunda ısrar etti.

Filistin yanlısı gösteriler ve Batı Avrupa’da artan saldırı tehlikeleri karşısında Viktor Orban yakın zamanda alınan önlemler sayesinde “göçün rol oynadığı terör tehdidini Macaristan’dan uzaklaştırma” başarısını kutladı.

Ancak Orban, komşu Avusturya ve Slovak siyasi sınıfının bazı üyelerinin, göçmenlerin kendi topraklarından geçmesine kasıtlı olarak izin verdiğinden şüphelenmesi nedeniyle ikili bir oyun oynamakla suçlanıyor.

Kaçakçıların serbest bırakılması

Political Capital araştırma kuruluşundan analist Rudolf Birx, konuyla ilgili şu bilgileri paylaştı:

2015’te olduğu gibi sığınmacıların geçişini kolaylaştırmak hükümetin çıkarınadır. Çünkü onları Avrupa Birliği içinde bir siyasi baskı kartı olarak kullanabilir. Hatta göçmenlere karşı yürütülen kampanyadan sonra Viktor Orban’ın müttefiki olan Robert Fico zafer kazandı. Budapeşte, Brüksel’in göç politikasını protesto etmek amacıyla son aylarda 1.500’den fazla kaçakçıyı serbest bırakarak yangını körükledi.


İzleme operasyonlarına rağmen Slovak tarafına gelen gönüllüler, her gün onlarca kişinin sınırı geçtiğini gördüklerini söylüyor.

Göçmenlere yardım eden sivil toplum kuruluşu olan Marina’nın acil müdahale ekibinden sorumlu Katarina Levchikova’nın açıkladığı gibi, gömenlerin çoğunluğunu Suriye vatandaşları oluşturuyor ve bu insanlar aile üyelerinin ve arkadaşlarının yaşadığı Almanya’ya gitmek istiyor.

Avrupa’nın en büyük ekonomisine Eylül ayı sonu itibarıyla 25 binden fazla sığınma başvurusu yapıldı. Bu rakam, 2022 yılının tamamından daha fazla.

Yıllarca Türkiye’de kaldıktan sonra savaştan ya da ekonomik krizden kaçan bu mülteciler, sıkı teller ve denetimlerle karşı karşıya kalmalarına rağmen, kararlı bir duruş sergiliyorlar.

David Rigo, “Eğer Macaristan’da durdurulurlarsa ve güneye geri gönderilirlerse, bir sonraki hafta geri dönecekler” dedi.

Independent Arabia, AFP

Yiğit János: Şiir Kahramanına Adanmış İnteraktif Sergi

Macar Kültür Merkezi, Macaristan’ın ulusal şairi Sándor Petőfi’nin şiiri “Yiğit János”a adanmış, aynı başlığı taşıyan, interaktif ve macera dolu bir sergiye ev sahipliği yapıyor.

Liszt Enstitüsü – İstanbul Macar Kültür Merkezi, 1848-49 Macar İhtilali ve Özgürlük Savaşı’nın önemli liderlerinden, Macarların ulusal şairi Sándor Petőfi’nin 200. doğum yıldönümünü 2023 yılı boyunca bir dizi etkinlikle kutlamaya devam ediyor. Bu etkinliklerin son ayağında, usta şairin 27 bölüm ve 370 dörtlükten oluşan, kukla tiyatrosundan Rock operasına kadar birçok alana uyarlanan epik şiiri “Yiğit János”u anlatan sergiye yer veriyor.

Macar Kültür Merkezi

İmrahor Cad. No:23 B Blok, Kağıthane / İstanbul

Kaynak ve devamı

Kaynak: Liszt Enstitüsü Macar Kültür Merkezi  facebook

TİLLA TÖRÖK KASTABA’DA TÜRK EZGİLERİNİ SESLENDİRDİ

Osmaniye Kültür ve Turizm Müdürlüğünce Kastabala antik kentindeki amfitiyatroda düzenlenen konseri, Vali Erdinç Yılmaz, Garnizon Komutanı Tuğgeneral Ahmet Burak Yürüten, mülki erkan ile davetliler ve vatandaşlar dinledi. Osmaniye Kültür ve Turizm Müdürü Burhan Torun’un açılış konuşmasını yaptığı proğramda Osmaniye Valisi Erdinç Yılmaz Macar sanatçı Tilla Török’e plaket vererek Karatepe Kilimi hediye etti.

Osmaniye İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü  Facebook

Tilla Török; Osmaniye Korkut Ata Üniversitesi Mimarlık Tasarım ve Güzel Sanatlar Fakültesi çok sesli korosunun seslendirdiği Cumhuriyet’in 100. yıl dönümü için yazılan “100. Yıl Marşı”na da eşlik etti.

Kaynak

Macaristan’dan ‘İsveç’ açıklaması: Meclis egemen bir karar verecek

Macaristan Dışişleri Bakanı Szijjártó, Türkiye’nin İsveç’in NATO üyelik başvurusunu meclise göndererek Macaristan’ın aylardır olduğu noktaya geldiğini söyledi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın İsveç’in NATO’ya katılım protokolünü imzalayarak meclise göndermesinin ardından Türkiye gibi İsveç’in NATO üyeliğini henüz onaylamamış olan Macaristan’dan konuya ilişkin açıklama yapıldı.

Reuters’ın haberine göre, Dışişleri Bakanı Péter Szijjártó, Macaristan parlamentosunun ‘İsveç’in NATO üyeliği konusunda egemen bir karar vereceğini’ söyledi. Szijjártó, “İsveç’in NATO’ye üyelik başvurusunu onaylayan tasarıyı kabul edilmek üzere Türk parlamentosuna göndermek, Türkiye’yi bizim aylardır olduğumuz yere getirdi” dedi. 

Kaynak

Macaristan faizlerde indirime gitti

Macaristan Merkez Bankası, faiz oranını yüzde 13,00’ten yüzde 12,25’e indirdi

Macaristan Merkez Bankası(MNB), politika faiz oranında beklentilerin üzerinde, 75 baz puan indirime gitti.

MNB’den yapılan açıklamaya göre, gösterge faiz oranı yüzde 13,00’ten yüzde 12,25’e çekildi. Analistler MNB’nin Faiz oranını 50 baz puan indireceğini öngörüyorlardı.

MNB, mevduat faiz oranını ise yüzde 12,00’den yüzde 11,25’e indirdi.

Kaynak

Alsószentiván

16,474FansLike
639FollowersFollow