2025. Ağustos 6.
Türkinfo Blog Oldal 11

Türkiye – Macaristan 3-0

Türkiye, Avrupa Milletler Ligi’nde Macaristan’ı 3-0 mağlup etti!

Maç boyunca gösterilen güçlü performansla zafer elde eden millî takımımız, bu galibiyetle Avrupa Milletler LigindeA grubuna yükseldi.

Macaristan’da İmamoğlu’nun tutuklanması protesto edilirken, Budapeşte Belediye Başkanı Karácsony da gösterilere destek verdi

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun bugün tutuklanmasının ardından CHP Macaristan Birliği öncülüğünde, Macaristan’ın başkenti Budapeşte’de protesto gösterileri düzenlendi. Gösterilere, Budapeşte Belediye Başkanı Gergely Karácsony de katılarak, destek verdi.

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun bugün tutuklanmasının ardından CHP Macaristan Birliği öncülüğünde, Macaristan’ın başkenti Budapeşte’de protesto gösterileri düzenlendi. Yaklaşık bin kişinin buluştuğu gösterilere Budapeşte Belediye Başkanı Gergely Karácsony de katılarak, İmamoğlu’na destek verdi. Karácsony de protesto gösterisinde konuşma yaparken, “Benim için Ekrem İmamoğlu örnek bir adam. 2019 yılında kendisi İstanbul’u kazanınca ben de aynısını yapmaya çalıştım. Budapeşte seçimleri öncesinde İstanbul’da kendisiyle görüştük” dedi. Karácsony, ayrıca şunları söyledi:

Karácsony: “İmamoğlu, hüküm sürmek değil; hizmet etmek istiyordu”

“İmamoğlu farklı bir siyasetçi olduğunu gösterdi. Çünkü kendisi hüküm sürmek değil; hizmet etmek istiyordu. İmamoğlu’nu hapsederek aslında kendi halkına savaş açıyor. Onu siyaset dışına itmek için ne kadar uğraştıklarını biliyoruz. 2019 yılındaki seçim sonuçları, zaten bu nedenle iptal edildi. İkinci kez daha büyük bir oy farkıyla kazandı zaten. Önce ifade özgürlüğünü kullandığı için soruşturma açıldı. Sonra yıllar önce kazandığı diploması iptal edildi. Bütün bunlar ortadayken hala onun masum olduğuna inanmayan var mı acaba?”

Gösterilerde CHP Macaristan Birliği adına da basın açıklaması yapıldı. Açıklamada, “Bugün burada sadece bir belediye başkanına yapılan hukuksuzluğu değil, Türkiye’de demokrasinin, halkın iradesinin ve özgürlüklerin gasp edilmesini protesto etmek için toplandık. Bugün demokrasiyi, özgürlüğü ve halkın iradesinin savunmak üzere toplandık” denildi. Açıklamada, şu ifadelere de yer verildi:

CHP Macaristan Birliği: “Bugün sadece İmamoğlu için değil, Türkiye’nin demokrasisi, hukuku ve geleceği için buradayız”

“Bugün burada sadece CHP’liler değil, farklı görüşlerden, farklı partilerden, ama aynı demokrasi idealine inanan yürekli insanlar var. Bu karanlığa, bu baskıya, bu adaletsizliğe boyun eğmeyenler, hukuku silah gibi kullananlara karşı susmayanlar, burada yan yana duran, omuz omuza mücadele eden tüm demokrat vatandaşlara merhaba diyoruz.

Bugün sadece Ekrem İmamoğlu için değil, Türkiye’nin demokrasisi, hukuku ve geleceği için buradayız! Çünkü bu mesele yalnızca bir belediye başkanının hapse atılması meselesi değildir! Bu mesele, halkın iradesinin hiçe sayılması, demokrasinin ayaklar altına alınması meselesidir. Bir kişi, anayasal yetkileri kendisine göre eğip bükemez! Bir kişi, devletin yasalarını kendi iktidarını korumak için kullanamaz. Ekrem İmamoğlu’nu yargı sopasıyla devrilmeye çalışılmaktadır. Ekrem İmamoğlu yasal ve demokratik yollarla görevini sandıkta kazanmıştır. Dolayısıyla halkın iradesi bu görevi asılsız iddialarla gasp edilemez.

“Biz halk olarak, adalet istiyor, demokrasi istiyor, özgürlük istiyoruz”

Buradan, Budapeşte’den, Avrupa’nın kalbinden sesleniyoruz: Başaramayacaksınız Çünkü Ekrem İmamoğlu yalnız değildir! Çünkü biz varız, halk var, milyonlar var. Buradan, açıkça ve gür bir sesle söylüyoruz: Acilen demokratik yollarla görevini kazanmış, 4.5 milyon İstanbullu’nun oyunu almış Ekrem İmamoğlu’na adalet çağrısı yapıyoruz. Biz halk olarak, adalet istiyor, demokrasi istiyor, özgürlük istiyoruz.

Türkiye’yi bir kişinin keyfine bırakmayacağız. Bu halk tek adam rejiminin insafına terk edilmeyecek. Anayasayı istediği gibi uygulayan, istediğinde askıya alan bir düzeni kabul etmeyeceğiz. Sandık gelecek, halk konuşacak. Türkiye bu karanlığı yenecek.

Yaşasın demokrasi! Yaşasın halk iradesi! Yaşasın özgürlük! Ekrem İmamoğlu yalnız değildir! Budapeşte ayakta! Türkiye ayakta! Halk ayakta!”

Anka

A Milli Futbol Takımı, Macaristan Maçı İçin Hazırlıklarını Tamamladı

A Milli Takım Budapeşte’ye Gitmeye Hazır

A Milli Futbol Takımı, yaklaşan Macaristan karşılaşması öncesinde İstanbul’daki son antrenmanını tamamlayarak Budapeşte’ye gitmek için hazırlıklara başladı. Antrenman, yoğun bir katılımla gerçekleşti ve teknik direktörün oyunculara yönelik taktiksel yönlendirmeleri dikkat çekti.

Muhtemel 11 ve Taktiksel Yaklaşım

Teknik direktörün, Macaristan karşısında sahaya süreceği muhtemel 11 ve taktiksel yaklaşımı merakla bekleniyor. Özellikle orta saha hattının performansı ve hücum oyuncularının gol üretimi, maçın kaderini belirleyecek unsurlar arasında yer alıyor.

Detaylar

Ay-Yıldızlı kafile, saat 16.00’da Türk Hava Yolları’na ait uçakla İstanbul Havalimanı’ndan Macaristan’ın başkenti Budapeşte’ye seyahat edecek. A Millî Takımımız, maçın oynanacağı Puskás Arena’da saat 17.00’de (TSİ 19.00) kısa bir yürüyüş yapacak. Teknik Direktör Vincenzo Montella ve aday kadrodan bir oyuncunun statta düzenleyeceği basın toplantısı ise 17.15’te (TSİ 19.15) başlayacak. 

Kaynak ve detaylar

https://www.tff.org/default.aspx?pageID=202&ftxtID=47127

Budapeşte’de Ekrem İmamoğlu ile dayanışma ve demokrasiye destek toplantısı

Budapeşte Belediye Başkanı Gergely Karácsony Pazar günü saat 14.00’de Budapeşte’de Parlamento önünde gerçekleşecek olan E. İmamoğlu ve Türkiye demokrasi güçleri ile dayanışma toplantısına katılacak ve bir konuşma da yapacak.

İstanbul Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve Türkiye demokrasi güçleri ile dayanışma toplantısı Budapeşte’de tüm demokrat çevrelerin de desteğiyle CHP tarafından organize ediliyor.

Budapeşte Belediye başkanı G. Karácsony sosyal medya hesabından 18 Avrupa şehrini bir araya getiren Avrupa Özgür Şehirler Federasyonu’nun belediye başkanlarının ortak bir deklerasyonla İmamoğlu ile dayanışmasını dile getirdiğini de duyurdu.

Avrupa Özgür Şehirler Federasyonu şu şehirlerden oluşuyor: Amsterdam, Barcelona, Berlin, Bratislava, Brüksel, Budapeşte, Floransa, Gdansk, Hamburg, Lizbon, Londra, Milano, Münih, Paris, Prag, Róma, Temesvar, Varsova és Zagreb.

Türkiye ve Macaristan’dan ortak enerji yatırımı

Macaristan Dışişleri Bakanı Peter Szijjarto, iki ülkenin enerji kurumları arasındaki ‘stratejik’ işbirliğinin devam ettiğini ve Macaristan’da kuyu açılması için ortak yatırım yapılacağını ifade etti.

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ile katıldığı ortak basın toplantısında konuşan Szijjarto, ayrıca BOTAŞ’tan bu yıl da doğalgaz alabilmeleri için müzakerelerin sürdüğünü ifade etti.

Szijjarto, “Macaristan’daki kuyuların açılması için ortak hareket edilecektir, ortak firma kurulacaktır, yatırım yapılacaktır. MOL ve TPAO başarılı işbirliği yapmaktadırlar, başka ülkelerde de ortak projeler hazırlamaktadırlar” diye konuştu.

Macar enerji şirketi MVM CEEnergy bir önceki yıl Türkiye’den yaklaşık 300 milyon metreküp gaz ithal etmek için anlaşma sağlamış, bu yıl daha yüksek miktarda gaz alabilmek için müzakarelere başlamıştı.

Kaynak ve detaylar

Kaynak: Szijjártó Péter – Facebook

Budapeşte Belediye Başkanı: yanındayız Ekrem İmamoğlu!

Yanındayız Ekrem!

Sürekli anayasa değişiklikleriyle, bağımsız basına karşı acımasız bir kampanyayla, yüzlerce sivil örgütün yasaklanmasıyla, yerel Onur’un ezilmesiyle ve şimdi de cumhurbaşkanını ve partisini defalarca mağlup eden ve bir sonraki seçim için favori aday sayılan belediye başkanının hapsedilmesiyle güçlenen iktidar. Bunun bizim erçekliğimizle örtüşmesi tesadüf değildir, bu nedenle her türlü özgürlük kısıtlamasına karşı durmalı ve iktidarını kaybetmekten korkan Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından hapsedilen İstanbul Belediye Başkanı arkadaşım Ekrem İmamoğlu için net bir şekilde ayağa kalkmalıyız. Yetkililer İstanbul’u da kapattı çünkü kent sakinlerinin keyfilik furyasının bu şekilde devam etmesine izin vermeyeceğini biliyorlar.

Erdoğanlar yıllardır Ekrem İmamoğlu’na zulmediyor: Önce sahte gerekçelerle seçimi yeniden yaptılar, sonra sırf seçim sonuçlarını iptal eden seçim kurullarını aptal olarak nitelendirdiği için azledildi ve cumhurbaşkanlığı yarışından diskalifiye edildi, sonra bir sonraki seçimi daha büyük bir farkla kazandı, belediye seçimlerinde muhalefet tüm Türkiye’de devlet partisini ezdikten sonra ve şimdi Ekrem İmamoğlu Erdoğan’dan çok daha popülerken ve bir sonraki cumhurbaşkanlığı seçiminde gerçek aday olabilir, aday olmadan birkaç gün önce, 25 yıl önce aldığı diploması iptal edildi ve bugün tutuklandı.

Ekrem İmamoğlu’nun 2019’daki zaferi benim için çok önemli bir ilham kaynağı oldu. Erdoğan’ın bölücü ve dışlayıcı politikası karşısında İmamoğlu, “radikal sevgi” politikasıyla karşılık verdi, yenilmez olduğuna inandığı Erdoğan iktidarını bununla uğraşmayarak mağlup etti: İstanbul halkına kendi diliyle konuştu. Kişisel görüşmelerimizde onun sonsuz nezaketini ve demokratik bağlılığını her zaman hissettim. Ekrem İmamoğlu, toplumsal dayanışmaya ve demokrasiye değer veren birçoğumuza yol gösterdi. Ne o ne de biz bu değerlerden vazgeçemeyiz.

Yanındayız Ekrem,

Yanındayız İstanbul.

Gergely Karácsony

Budapeşte Büyükşehir Belediye Başkanı

Ernő Nemecsek’e mektup!

Sevgili Ernö,

Düşünebiliyor musun, tam 102 yaşına girdin! Yüz yaşını aşmış bir çocuksun yani. Yüzüncü yıldönümünde Peşte yakasında Prater sokağında heykelin de dikildi. Heykel seni diğer çocuklarla birlikte bilye oynarken tasvir ediyor. Romanında seni yaratan yazarının, Ferenc Molnar’ın, sizleri ölümsüzleştirdiği o bilyelerinize el konulma efsane anını canlandırıyor.

Sen aslında Macaristan’ın ilk dizi kahramanısın, bunu biliyor muydun? Çünkü sizin hikayeniz ilk olarak bir gazete tefrikası olarak yayınlandı. Dizi kahramanıydın yani, hem de ayakları o kadar küçük bir kahraman ki, karşı çetenin elemanları bu kadar küçük ayaklı bir çocuğun olabileceğini hayal bile edememişlerdi. İşte kahraman olmanın böyle handikapları da var.

Ernöcüğüm, sen Bay Nemecsek olmadın, Ülküdaş Nemecsek da, Yoldaş Nemecsek de, Vatandaş Nemecsek de olmadın! Sen XX. yüzyılın belalarını yaşamaktan kurtuldun! Tabi ölerek kurtuldun, o başka! Tuhaf değil mi? Efsaneler ancak ölümleriyle doğuyorlar!

Diğer çocuklara dair bilgin var mı? Bak anlatayım: Boka 1916 yılında cephede öldü! Yani Birinci Dünya Savaşı yıllarında. O savaş bu dünyada insanların cephelerde zehirli gazlarla katledildiği ilk savaştı. Ve yine o savaş, savaş tutsaklarının hayatta bırakıldığı son savaş olarak da tarihe geçti. Ölümünde bölük defterine “Janos Boka, Macar Kraliyet Ordusunun 30 yaşındaki teğmeniydi” diye not düşüldü.

Weis, Geréb ve Wandauer ceketlerinin yakalarına sarı yıldızlar takılarak yok edildiler. Önce onları vagonlara yüklediler. Hani senin zamanında hayvan taşıma vagonları vardı ya, onlara tıkıştırıldılar ve götürüldüler. Bir daha da dönmediler. Ha, bu olaylar da işte İkinci Dünya Savaşı’nda oldu. Atom silahlarının ilk olarak kullanıldığı savaştı bu ve aynı zamanda savaştan canlı olarak kurtulanların olduğu son savaş da oldu. Diyorlar ki, Weisler vagonlara yüklenirken Pasztor kardeşlerden büyük olanı da oradaymış, insanları vagonlara yükleyenlerden biri de oymuş, ancak sırtında kızıl değil siyah gömlek varmış.

Csele’ye gelince: O Amerika’ya gitti. Artık torunları bile Macarca konuşmuyorlar. Cleveland eyaletinde yaşıyorlar ve şapka imalatıyla uğraşıyorlar. Csele and Csele adında da bir şirketleri var.

Feri Ats hapse düştü, ölüme mahkûm edildi. Çünkü bir sonbahar günü Budapeşte sokaklarında bir devrim patladı. O iyi tarafın saflarında yer aldı. Sonra anlaşıldı ki, o taraf iyi değil, kötü tarafmış. Ama bugün yine o tarafın iyi taraf olduğu söyleniyor. Lakin ne yazık ki o bugünü göremedi. Körut Bulvarı’nda Maria sokağı yakınlarındaki bir sinemada barikat kurmuşlar. Adamlarıyla birlikte orada çarpıştı. O zaman Altmış yaşını da geçmişti oysa! Adamları da vardı, silahları da, ama bayraklarını korumaya yetmemiş güçleri! Hani o ortası delik bayrak var ya, işte onu. Yakalanmışlar. Barabas üstlendi savunmasını. Barabas avukat oldu, onu da bilmiyorsun. Ama demir parmaklıkların ardından çıkaramadı Feri Ats’ı. Kötü zamanlardı onlar. Arsa tamamen elden gidiyor diye korkuyordu herkes. Düşünsene koca bir ülkeye Einstand çekilen yıllardı.

Csonakos’a gelince: Babacığım! O var ya, en şanslınız! Weis Mannfred fabrikasında işçi olarak çalıştı! Hükümetler geldi gitti, askerler, komandolar, örgütler, macun dernekleri birbirini izledi, ama o hiçbir şeye bulaşmadı. Evlendi, çoluk çocuk sahibi oldu. Hafta sonu maçlara gitti. Ferencvaros kazanırsa keyiften, kaybederse de bu kez kederden o meşhur ıslığını çaldı! Sokak çocuklarına küfür etmeyi öğretti, dişleri dökülünceye kadar çekirdek çıtlattı ve sıkı bir Frenencvaros taraftarı olarak statta takımını ölümüne destekledi.

Ernö, şimdi sırayla çocukların hayatına baktık ya, bir şey geldi aklıma: belki de yazar seni romanında üç kez o buz gibi sulara daldırmakla iyi yaptı, ne dersin? Belki de Vatan olarak gördüğün Arsa için ateşler içinde kıvranarak, ama Vatan’a inanarak yaşama veda etmek, büyümekten ve Vatan’a olan inancını kaybetmekten, ya da Vatan dediğin şeyin seni kaybetmesinden daha iyiydi!

Vatan, Vatan… Bu kelimeyi söylerken V harfini nasıl yazmalıyız? Büyük mü? Yoksa küçük mü? Eğer büyük yazarsam sen çok milliyetçisin diyorlar, küçük yazarsam vatan haini oluyorum! Ve bu durumda da birileri adımı her yere küçük harflerle yazıyorlar. O “Birileri” hiç de az değil ve hep birbirlerini buluveriyorlar.

Geçenlerde yeni bir keşif yapıldı. Çok büyük bir olay. Bence sen görsen çok severdin. İnternet diyorlar adına. Herkes kullanıyor. Haberleri takip ediyorlar. Birbirlerine bir şeyler yazıyorlar, ya da birileri hakkında döktürüyorlar. Ernö, tahmin bile edemezsin, bugün artık herkes her şeyi küçük harflerle yazıyor. Kendi adlarını bile küçük harfle yazıyor insanlar, hatta belki de gerçek adları bile değil o yazdıkları isimler. İsimsiz kalmak sonuçta insana sorumluluk yüklemiyor, öyle değil mi? Bu dünya artık küçük harflerin dünyası oldu.

Oysa, bu işler böyle kolay değil, Babacığım! Öyle değil mi? VATAN tümden büyük harfle yazılmalı, baştan sona! Kocaman, iri ve diri harflerle! ARSA da öyle yazılmalı! Ve ÖZGÜRLÜK de! EŞİTLİK de! KARDEŞLİK de! DOSTLUK da! ARKADAŞLIK da! CESARET de! DÜRÜSTLÜK de! FEDAKARLIK da! AFFETMEK de! Öyle değil mi?

İyi ki varsın! Sen bize hep güç veriyorsun, bak bu kadar yılın ardından da hala inanmamızı sağlıyorsun. Bizim için bir hediye bu, oysa söz konusu olan senin doğum günün. Ama dert etme! Ölümsüzler için doğum günü kutlaması nedir ki?

Doğum günün kutlu olsun Ernö!

Yaşasın Pal Sokağı Çocukları!

Yaşasın Arsa!

Saygılarımla

Peter Geszti

(Çeviren: Tarık Demirkan)

16,474FansLike
639FollowersFollow