Hungarikumlar: Akasya ağacı ve akasya balı –Her derda deva

Macarcada bir deyim vardır: bolluğun bereketin olduğu yere “sütle balla dolu” yer denir. Yani bal halkın gözünde bolluğun, bereketin ve zenginliğin sembolüdür. Ama bilindiği gibi bal son zamanlarda sağlığın da sembolü oldu. Ve Macaristan’ın akasya ormanlarında tamamen doğal koşullarda hazırlanan akasya çiçeği balı da bu nedenle önemli.

Bundan bin yıl önce Macar kavmi bu topraklara geldiğinde, Karpat havzası % 85 oranında ormanlarla kaplıymış. Daha sonra bu oran tarıma ve hayvancılığa açılan arazilerle birlikte % 8.-e kadar düşmüş. Ancak son dönemlerdeki yeniden ağaç ekimi çalışmalarıyla şu an için ormanların oranı % 20 civarında.

 Sadece ormanların miktarı değil, içeriği de değişti. Eski ağaç türlerinin yerine yenileri geldi. Bazı ağaç türleri tamamen kayboldu. İşte bu topraklara sonran gelip yaygınlaşan ağaçlardan biri de akasya ağacı.

Akasya ağacı aslında bazı diğer bitkiler gibi Amerika kıtası kökenli. 1601 yılında Jean Robin adında bir Fransız botanikçi tarafından Avrupa’ya getirilmiş. Latince adı olan Robinia pseudoacaci da bu isme atıf yapıyor. Ancak akasya ağacının Macaristan topraklarına gelmesi için aradan bir yüz yıl daha geçmesi gerekecekti.

Akasya ağacı Macaristan’ın kumlu topraklarında öncelikle çölleşmeyi önlemek amacıyla getirilmiş. Başarılı bir şekilde kök salarak kumlu toprağın rüzgâr ve erozyona hareketini engelleyen akasya ağacı bu işlevini o kadar iyi yerine getirmiş ki, bugün Macaristan’da ormanlardaki ağaçların dörtte biri akasya ağaçlarından oluşuyor. Bu da Avrupa’daki akasya ağaçlarının yarısının Macaristan’da olduğu anlamına geliyor.

Akasya ağacının pek çok yararı olmasına rağmen, Avrupa Birliği’nde giderek belirginleşen eğilim, kıtanın yabancı türlerden arıtılması yönünde. Bu ise gelecekte akasya ormanlarının kesilmesi anlamına bile gelebilir. Ancak bu durum, akasya ağacının en önemli ürünlerinden biri olan akasya çiçeklerinden elde edilen balın da artık üretilmeyeceği anlamına geleceği için çok önemli bir kayıp olabilir.

Arıların aksaya çiçeğinden elde ettiği akasya balı çok kendine özgü güzel bir kokusu olan ve hem besleyici özellikleri ve hem de mineralleri çok zengin bir bal.

Çok sevilen bu bal 11 farklı vitamin içeriyor.  30 mineral ve 19 ayrı aminoasit de taşıyor. Bu balın kemik yapısına çok iyi geldiği biliyor. Geleneksel tıp bu balın vücutta oluşan yaraların iyileşmesine sadece yiyerek içeriden değil, doğrudan yaranın üzerine sürülmesiyle de etkili olduğunu vurguluyor.

Akasya balı çok az çiçek tozu içeriyor. Öksürüğe ve mide hastalıklarına iyi gelmesiyle de tanınıyor.

Macar Akasya balı sadece Macaristan’da değil, Avrupa’da da ünlü. Bu nedenle de Akasya balı özel Macar ürünleri olan hungarikumlar listesine alındı.

Türkinfo

Macaristan Ankara Büyükelçiliğinin desteğiyle hazırlanmıştır.