Bu basit cümlenin kelimelerini aralayıp ,ögelerine sırasıyla bakalım:
” Budapeşte’de Kossuth Klub’da”
Peşte’de sekizinci bölgede yer alan küçük bir saray. Özgürlük savaşından sadece birkaç yıl önce 1841 yılında Hadik sarayı olarak inşa edilmiş. ikinci dünya savaşında hasar gören bina restorasyon görerek kamunun kullanımına açılmış. 1954’de Özgürlük Savaşı’nın önderi Kossuth’un adını almış. İki yıl sonra 1956 hareketinin hazırlanışına sahne olmuş. Halen haftanın bazı günlerinde ” Attila József Açık Üniversitesi” olarak halka hizmet veriyor, İki yüz kişi kapasiteli salonları ile kültürel etkinliklere ev sahipliği yapıyor. İşte çoğu “Türkinfo etkinliği “ ne harpler ne darpler görmüş” diyebileceğim bu yapıda gerçekleşiyor.
“11 Nisan Salı günü”
Macaristan’da özel bir gün. Ünlü şair Attila József ‘in doğum günü. Tüm ülkede şiir günü olarak kutlanıyor. Bu anlamlı günde bir araya gelme nedenimiz; şiir değil.
Ancak yeni yayımlanan “şiir gibi” güzel bir kitap : “Türkiye’de Macar İzleri”.
Afedersiniz amiyane bir tabirle biraz kafa kakıncı gibi olacak ama “şiir gibi kitap” deyişim boşuna değil.
Kapağında Prens II.Ferenc Rákóczi ’nin Tekirdağ’daki evinin çizimi var. K.Pintér Tamás ’ın çizimi daha kapağı açıp sayfaları çevirmeden çok güzel bir dantel sehpa örtüsüne bakıyormuşum hissi yaratıyor. El işi- göz nuru! Özenle hazırlanmış, kaliteli bir baskı.
“Türkinfo Yayınları’nın”
Tabiri caizse ikinci çocuğu ; Türkiye’de Macar İzleri. Türkinfo Vakfı yayınları arasında yayımlanan ikinci kitap.
İlki “ Macaristan’da Osmanlı-Türk Mimarisi” K.Pintér Tamás’ın çizimleri- Sudár Balázs’ın metinleriyle 2014 yılında yayınlanmıştı.
Dün elimize aldığımız “Türkiye’de Macar İzleri” ilk kitabın bir iz düşümü…
“Kitap Tanıtımı”
“Türkiye’de Macar İzleri” K.Pintér Tamás ’ın çizimleri , Hóvári János’un metinleriyle oluşmuş. Kitabı Tarık Demirkan Türkçe’ye aktarmış. İki dilli yayımlanan kitap, ortak bir çabanın ürünü. Kitabın son üç sayfasından ve dahi tam sayfa teşekkür listesinden de bu durum rahatlıkla anlaşılıyor.
İçindekiler bir dünya.
Macar Kralı Aziz Laszlo’nun kızı Piroska, Konstantionopel’e gelin gitmiş imparatoriçe olmuş, Ayasofya’da hem mezarı hem mozaik resmi var-mış.
Kitabın sayfaları arasında rastladığım bir başka makale yine Piroska’dan… İmparatoriçe Bizansta Komnenos Eirene adı ile anılıyor. Zeyrek Molla Camii olarak da bildiğimiz pantokraor manastırını da yine o inşaa ettiriyor.
İskambil kağıdı karar gibi çeviriyorum kitabın sayfalarını… İbrahim Müteferrika: Osmanlı da ilk matbaayı kuran kişi. O da bir Macar. Modernleşme hareketlerinin başlangıcı sayılan matbaa için müteşekkiriz.
Karaköy’deki Saint Benoit Fransız Lisesi’nde bir başka Macar izi çıkıyor karşıma… Ilona Zrínyi, Krisztina Bercsényi Csáky, II. Ferenc Rákóczi Erdel Beyi de buradaki kilisede defnedilmiş.
Geçiyoruz İstanbul’un Asya yakasına, Haydarpaşa’ya, İngiliz Mezarlığı’na1848-1849 Özgürlük Savaşı kahramanlarından Richárd Guyon, burada yatıyor. Yani bizim Hurşit paşamız da bir Macarmış. Asıl ismi Richard Guyon olan paşa Osmanlı’ya sığındıktan sonra ölümüne değin Osmanlı ordusunda hizmet vermiş Kafkasya kolordusunun kumandanlığını yapmış…
Sayfaları şöyle bir araladık karşımıza çıkan Boğaziçi yalısı Macar Feyzullah Efendi’ye ait. Macar adı ile József Kollman. O da özgürlük savaşının yenilgiyle sonuçlanmasından sonra Osmanlıya sığınan Macarlardan, yıllarca Osmanlı ordusunda hizmet verip savaşanlardan…
İlk kadın şairimiz Nigar Hanım, Macar Osman Paşa’nın kızı… Türkiye’de ambulans hizmetlerini kuran Aladar Kovach… meteorolojinin kurucusu Antal Rethly…
Gelelim günümüze…Boğaziçi Üniversitesi’nin en büyük kütüphanesi olan Aptullah Kuran kütüphanesinin projesini yapan, Teşvikiye’deki Milli Reasürans kompleksini o-planlayan Macar asıllı mimar; Şandor Hadi. Türkiye’nin kuruluş yıllarında inşaat sektöründe çalışan bir Macar ailenin Kastamonu’da doğmuş çocuğu.
Ve daha neler, kimler, ne hikayeler…
Mahdut sayıda basılan ve her bir paragrafı İç içe iki millet olduğumuzun göstergesi olan “Türkiye’de Macar İzleri”nden bitmeden edinmenizi öneririm.
“gerçekleşti”
Budapeşte Kossuth klub’da 11 Nisan Salı günü Türkinfo Yayınları’nın kitap tanıtımı gerçekleşti.
Gelenler salonu tümüyle doldurmuşlardı. Etkinlik Türkiye Büyükelçisi Sayın Şakir Fakılı’nın açılış konuşmasıyla başladı. Sayın Büyükelçi kısa konuşmasında Tarık Demirkan’ın yazdığı “Macar Turancıları “kitabını Budapeşte’deki görevine başlamadan hemen önce okuduğunu söyledi. Doğrusu hoşuma gitti. Okuyan bir Büyükelçimiz olduğu için değil. Bütün büyükelçilerimiz okuyordur mutlaka. Tarık Demirkan Türkinfo Vakfı başkanı olduğu için, dahası arkadaşım olduğu için derhal pay edindim ve gurur duydum. Orhan Pamuk Nobel aldığında nasıl seviniyorsak benzer bir duygu herhalde. Neyse bahsi daha uzatip, daha fazla ‘körler sağırlar birbirini ağırlar’ durumunda kalmayayım…
Masa arkasında oturanlardan; Anthony Gall , Avustralya’da yaşayan, Kós Károly uzmanı olarak bilinen, çok önemli bir mimar. Kitabın yazarı ve çizeri K.Pintér Tamás ’ın yirmi beş yıllık arkadaşı, çizimlerin tanığı. Bu tanıklığı anlattı.
Ardından K.Pintér Tamás konuştu. Asıl mesleği mimarlık. Kitapta yer alan çizimleri bizzat mahalde bulunduğu sırada o anın heyecanı ile çizmiş. Kitapta çizimlerinden başka gravürlere de yer vermiş.
Kitabın diğer yazarı Doçent Doktor Hóvári János. Macaristan’ın eski Ankara Büyükelçisi , tarihçi, yazar ve Türk dostu. Hóvári János’un ve Türkinfo Vakfı Başkanı Tarık Demirkan’ın konuşmalarından sonra konuklar indirimli olarak “Türkiye’de Macar İzleri” kitabını aldılar.
Kitaplar imzalandı. Poğaça, ve şarap ikramlarına geçildi. Sonra… Sonrası iyilik, güzellik.
Sunahan Develioğlu – Türkinfo / Budapeşte
Fotoğraflar: Alptekin Atik, Ica Rékasi, Csákvári Zsigmond