Macar topraklarına her gün binlerce mülteci ayak basıyor, bazılarıysa bu yolu sadece Batı Avrupa ülkelerine ulaşmak için kullanıyor. Orta Avrupa ülkelerinin alışkın olmadığı, büyük çoğunluğunu Müslümanların oluşturduğu Kosavalı, Afgan, Suriye ve Irak’taki savaşlardan kaçan 60 bin mülteci sığınma başvurusunda bulundu.
Orta Avrupalılar artan Müslüman nüfusundan endişe duyuyor. Entegrasyon konusuysa ana gündem maddeleri arasında…
Göçmenlerin de aynı endişe içerisinde olduğunu belirten Macaristan İslam İşbirliği Başkanı Zoltan Sulok Müslüman topluma adil davranılması gerektiğini savunuyor: “Müslümanları buraya entegre etmenin bir yolu da onlara adil davranmak. Bu çok önemli. Eğer bu konuya dinim açısından bakarsam bence en önemlisi Müslümanların dinlerini öğrenip uygulayabilmesi…”
“Avrupa’da birçok kişi özellikle de Orta Avrupa’da, bir sığınmacının örneğin Afganistan’dan geliyorsa savaştan kaçtığını unutuyor. Afganistan halkı 1979’dan bu yana savaşla mücadele ediyor. Gelen nesil bizimki gibi normal bir toplulukta henüz yaşamadı.”
Ülkedeki Yahudi azınlık da Macar halkı gibi sığınmacı konusunda ikiye bölünmüş durumda. Yahudi Federasyonu Başkanı Andras Heisler’e göre entegrasyon süreci asimilasyonun aksine uzun bir süreç gerektiriyor. Yahudi lider bu uzun sürecin zorlu ve meşakkatli ancak imkansız olmadığına vurgu yapıyor.:
“Tarihe baktığımız zaman Müslüman ve Yahudilerin barış ve uyum içerisinde yaşadığı çok değerli topluluk örnekleri ile karşılaşabilirsiniz. Dolayısıyla beraber yaşamaktan korkmamalıyız.”
“Başkalarının dininden korkmamız gerektiğini düşünmüyorum. Terörizmden korkmalıyız farklı dinlerden değil. Bu mülteci akınında teröristleri yakalamak hükümetlerin ve Avrupa Birliği’nin sorumluluğunda. Risk ve tehlikeyi minimum seviye indirmek onların görevi.”
Macar Katolik başpiskopos toplantısında Katolik yetkililerden bu konudaki sorumlarımıza yanıt alamadık. Katolikler Macaristan’ın en önemli dini topluluklarının başında geliyor. 10 milyon nüfuslu ülkenin 4 milyonunu Katolikler oluşturuyor. Katolik aleminin ruhani lideri Papa Francis’in ılımlı ve Macar hükümetin ise mültecilere yönelik sert mesajları arasında bölünen halk, sığınmacıların savaştan kaçtığını algılamakta güçlük çekiyor.
Orijinal haber: >>>