Macar gazetelerinden Magyar Nemzet’te yayınlanan bir haber, sanatın ve yaratıcılığın sınır tanımayacağına çok iyi bir örnek teşkil ediyor.
On üç yıl gibi uzun bir süredir sokaklarda yaşayan Tamás Bakos tamamen kendi çabasıyla geliştirdiği resim yeteneğiyle ünlü oldu. Avusturya’da bir galeride sergi açtı.
“On üç yıl sokaklarda yaşadım” diyor ressam. “On üç yıl, sokaklarda yaşamak için çok uzun bir süre. Hayatımın tehlikeye girdiği anlar da oldu. Kimsesiz, korunaksız sokakta yaşıyorsanız, gece yarısı hırsızın uğursuz kurbanı olabilirsiniz.”
Ama Tamás Bakos bu süre içinde resim yapmaktan asla vazgeçmediğini söylüyor. Sokaklardan topladığı kartonlara, atık kâğıtlara resimler yaparak, onları satarak ekmeğini çıkarmaya çalışıyor.
Sonrası ise Noel günlerine yakışan bir peri masalı gibi.
Yıllardır ailesinden de uzak yaşayan Tamás Bakos’u ablası bir gün sokakta tesadüfen resim çizerken görüyor. Vinaya’daki sanat galerileri ile ilgisi olan ablası, eserlerinden birkaçını beraberinde Viyana’ya götürüyor. Sanat eleştirmenleri ise Tamás Bakos’un resimlerinde sokağın realizmini ve dinamizmini keşfediyorlar.
Sokak ressamı Tamás Bakos bugün artık Viyana’daki atölyesinde resim çalışmalarına devam ediyor.
Ama geldiği ve yıllarını geçirdiği sokakları da unutmadan.