Orta Avrupa’nın en güzel şehirleri olan Budapeşte, Viyana ve Prag’ta bir yolculuk yapmaya ne dersiniz?
Gezginlerin İtalya, Fransa ve İspanya’nın ardından son durağı genelde Orta Avrupa’dır… “Keşke daha önce gelseydik. Bu kadar güzel olduğunu bilmiyorduk” sözleri, buraya giden tatilcilerden mutlaka duyacağınız sözlerdir. Orta Avrupa denilince ilk akla gelen şehirler ise tabii ki Budapeşte Viyana ve Prag… İşte Jolly Tur’un Orta Avrupa’ya yolculuğu…
Budapeşte
Belki de Avrupa’nın en yeşil şehirlerinden birisi. Osmanlı’nın Budin dediği kale bölgesi, Kahramanlar meydanı. Şehrin en güzel manzarasını size sunan Geller Tepesi. Geceleri gerdanlık gibi ışıldayan zincir köprü, sadece yayalara açık olan alışveriş caddesi Vaci Utca ve son zamanlarda ünlü markaların yer aldığı Andrassy caddesi. İnsanları, yerel halkı son derece mütevazı. Ama ne yazık ki Macarca’nın dışında yabancı dil bilen çok fazla insan yok. Bu yüzden gelenler biraz yabancılık çekiyorlar. Ekonomik durum yüzünden hala Euro’ya geçilememiş durumda. Kendi paraları olan Forint’i kullanıyorlar. Macarların ünlü çigan müziği eşliğinde Macar dansları muhakkak görülmesi gereken etkinliklerin başında yer alıyor. Yemek konusuna gelince;Osmanlı mutfağı Macar mutfağını büyük ölçüde etkilemiş desek hiç de yanlış olmaz. özellikle poğaça ve kahve size çok tanıdık gelirse şaşırmayın. Bu arada şehirde çok ucuza çok kaliteli şaraplar bulabilir, büyük porsiyonlarda daha önce tatmadığınız tatlıları yiyebilirsiniz.
Viyana
Gerçek bir Avrupa başkenti. Belki de dünyanın en yaşanılabilir şehirlerinin başında geliyor. Şehrin düzeni, temizliği, güvenli oluşu ve aristokratik havası bir araya gelince gerçekten çok güzel ama bir o kadar da pahalı bir şehir karşımıza çıkıyor. Her ne kadar 2. Dünya Savaşında çok acı günler geçirmiş olsa da şimdi sosyal hayatının zenginliği ile bu günlerin acısını çıkartıyor. Müzeleri, kafeleri, özellikle Cuma ve Cumartesi akşamları barları ve kulüpleri ile her kesime hitap ediyor. Ring denilen bölge, Opera binası, müzeleri, parlamento binası ve belediye binası ile en gözde yer. ve tabii ki ünlü alışveriş caddeleri Kartner Strasse ve ünlü markaların yer aldığı Kohl Market de hanımların en gözde mekAnları. Kafe deyince tabii ki ünlü kafeleri Demelsacher ve Landtman’ı saymadan geçmek olmaz ama zaten Viyana’nın her yeri kafe dolu. ve tabii ki Grinzing yılların eskitemediği Heurigerler ve şarap evleri. ve illaki şnitzel ama tabii ki süt danasından yapılmış olanından.
Prag
Son 5 yılın en gözde şehri. Unesco’nun koruma altına aldığı bölgelerle bir açık hava müzesi. Ufak tefek restorasyonlarla yüzyıllardır ayakta kalmış her mimari tarzdan onlarca yapı sizleri bekliyor. Görkemli St.Vitus katedrali, ressamlarla dolu Charles köprüsü, muhteşem saat kulesi, sokak kafeleri ve restoranları, Yahudi mahallesi ve Parıszka caddesi, daracık sokakları ile bir masal şehri çeklerin içkiye olan düşkünlükleri bilinir hele ki bira ve Becherovka milli içkileri gibidir. Birçok kişinin adını bile duymadığı markalar; Staroptamen – Krusovice – Pilsener – Urguell – budejovicky bu bölgede çok meşhurdur. Nede olsa çekler dünya şerbetçi otu üretiminde ilk sırada yer alıyorlar. ve yıllık kişi başı bira tüketimleri 165 Lt olarak kayıtlara geçmiş.
Tavsiye Edilen Restoranlar
Alcron Restaurant
Stepanska 40; (420) 222 820 038
Şehrin en iyi deniz mahsulleri restoranı. Radisson SAS Oteli içinde yer alan Alcron’un müdavimleri arasında gazeteciler, sanatçılar ve politikacılar da var. Sadece akşam yemeği servisi için açık olan restoranda az sayıda masa bulunuyor.. Mantarlı deniztarağı mutlaka denenmeli. Kırmızı et sevenler de T-Bone Steak’ten memnun kalacaklardır. Ancak şefin tavsiyeleri arasında ıstakozdan pavuryaya ve kerevit yer alıyor.
Kampa Park
Na Kampe 8B; (420) 296 826 102; www.kampagroup.com
Charles Köprüsü yakınlarında son derece güzel bir restoran. Restoranın nehre bakan bahçe terasında yer bulmaya bakın. Biftek carpaccio ve deniz kestaneli risottoyla gelen zeytinyağlı morina tavsiyeler arasında.
Allegro
Veleslavinova 2a; (420) 221 426 880
İtalyan mutfağı sunuyor. Mevsime göre değişen menüden sorumlu şef Vito Mollica, yemeklerini en taze malzemelerle hazırlıyor. Dünyanın en pahalı zeytinyağı olan Manni her masada bulunuyor. Servis de göz kamaştırıcı. çıtır grissiniler, dilimlenmiş susamlı çavdar ekmekleri ve üzümlü ekmekler zeytinyağıyla birlikte yemeği beklerken midenizi bastırıyor. Zengin şarap listeleri de tatmin edici.
Akropolis
Kubelikova 27; 420 296 330 911; www.palacakropolis.cz
çoğu geceler canlı müzik dinleyebileceğiniz bir bar-kulüp. Bazen DJ performansları da gerçekleştiriliyor. Biraz fazla sigara dumanı olsa da zevkle müzik dinlenebilecek bir yer.
Mecca
U Pruhonu 3; (420) 283 870 522; www.mecca.cz
David Morales ve Lee Dagger gibi dünyaca ünlü DJ’lerin sık sık çaldığı bir gece kulübü. MekAnın ön kısmındaki Lounge’da yemek yiyebileceğiniz bir restoran da bulunuyor. Alt katta dans edip eğlenebileceğiniz, daha yüksek tempolu müzikler çalan bir başka bölüm daha bulunuyor.
Veee artık sınırları kalktı Prag’a geldiğinizde ve günleriniz müsaitse bugün bir Almanya’ya kadar gidip geleyim derseniz kesinlikle çok iyi edersiniz. Almanya’nın belki de en tarihi şehri diyebileceğimiz Saxonya krallarının evi Dresden sizleri bekliyor. “Elbe’nin Floransası” adı verilen bu şehir 2. Dünya savaşı sonrası adeta yeniden doğmuş. Protestanlığın merkezlerinden birisi olarak kabul görüyor. ünlü Semper Operası, Zwinger Sarayı, Frauen Kirche ve muhteşem manzarası ile Brauhl Terası gerçekten çok keyif veriyor. özellikle alışveriş sevenler içinde son dönemin en gözde mağazalarını bulmak mümkün.
Aynı şey Bratislava için de geçerli. Bir zamanlar giriş yapabilmek için ayrı bir vizeye ihtiyaç duyduğumuz Slovakya bugün Viyana’ya sadece 70km’lik bir otoban ile bağlanıyor. Eski şehir bölgesi bir harika. Her sokakta farklı bir şeyler anlatan, farklı hikAyeleri olan figürler var. Panska caddesi, olduğu gibi sokak kafeleri ve restoranlarla kaplı ve araç trafiğine kapalı. Eski doğu bloğu ülkeleri içinde Euro kullanımına ilk geçen ülke. Tuna Nehrinde gezi yapan gemilerin olmazsa olmaz uğrak yerlerinden birisi. Eski şehirde 1 saatlik yürüyüş ile yapılan şehir turu gerçekten çok keyifli. Eğer gecelemeniz varsa ve hafta sonuna denk geldiyseniz Avrupa’nın en canlı en hareketli ve en ucuz gece hayatlarından birini kaçırmamanızı bilhassa tavsiye ederiz.(Fashion Club)
2012-07-10
http://www.yenikadin.com