Yabancı düşmanlığı, ırkçılık ve aşırı sağcılık… Macaristan’daki aşırı sağcı Jobbik Partisi’nin, iktidardaki FIDESZ’in sadece üç puan gerisinde bulunduğu ortaya çıktı.
Budapeşte merkezli kamuoyu araştırma enstitüsü Tarki, ülkedeki yabancı düşmanlığı ve ırkçılık eğilimlerini saptamak üzere yaptırdığı anketin sonuçlarını açıkladı. Sonuçlar, söz konusu eğilimlerin komünizm sonrası Macaristan’da şimdiye dek hiç olmadığı kadar yaygın olduğunu ortaya koyuyor. Arapların yanı sıra özellikle Romanların ülkede istenmediği, kendilerine soru yöneltilenlerin yüzde 80’inin bu gruplara olumsuz baktığı saptanıyor.
NSU cinayetleriyle paralellik
Bu sonuçların çıkmasında Macaristan’da son dönemde Romanların ölümüne sebep olan cinayetler serisinin de rol oynadığına dikkat çekiliyor. Budapeşte’de temyiz mahkemesi, Romanları öldürme suçundan yargılanan sanıklar hakkında ilk mahkemede verilen kararları 8 Mayıs’ta onadı. Almanya’daki NSU cinayetleriyle benzerlikler gösteren bu cinayetler serisini 2008-2009 yılları arasında aşırı sağcı bir grubun işlediği, grubun 6 Roman’ı vurarak öldürdüğü, çoğu Roman 55 kişiyi de kısmen ağır yaraladıkları saptandı.
2013 yılı Ağustos ayındaki ilk yargılama aşamasında üç sanık, erken tahliyenin mümkün olmadığı ömür boyu hapis cezasına çarptırılmışlardı. Gruba yardım eden bir kişi ise 13 yıl hapis cezası almıştı. Temyiz mahkemesi şimdi bu cezaları onadı. Ancak Macaristan kamuoyunun bu gelişmelere fazla ilgi göstermemesi dikkat çekti.
‘Aşırı sağın güçlenmesinde Başbakan Orban’ın sorumluluğu var’
Romanların bir dizi cinayete kurban gitmesine olan ilgisizliğe ülkedeki siyasi gelişmeler de eşlik ediyor. Yahudi aleyhtarı söylemleri ve Romanlara yönelik ayrımcı politikalarıyla tanınan Jobbik Partisi’nin oy oranı şu sıralarda yüzde 28’lerde seyrediyor. Bu da aşırı sağcı bu partinin iktidardaki Başbakan Viktor Orban’ın merkez sağ partisi Genç Demokratlar (Fidesz) ile arasında sadece yüzde 3’lük bir puan farkı kaldığını gözler önüne seriyor. Orban, güç kaybeden partisini aşırı sağcıların konularına el atarak canlandırmayı denemiş, ancak bu girişim başarısız kalmıştı. Macar siyaset bilimcilerin çoğunluğu Orban’ın bu tavrıyla aşırı sağı daha da güçlendirdiği kanısında.
Macaristan devleti mağdur durumdaki Romanlara destek olmuyor
Romanlara karşı işlenen seri cinayetlerden sağ kurtulanlar ve onların yakınlarının çoğunluğu bugün yoksulluk içinde yaşıyor. Ve yol parası verecek durumları bile olmadığı için geçen hafta Budapeşte’de kararın açıklanacağı mahkemeye gidemediler. Macar devleti de Romanların mahkemeye götürülmesi için gerekli araç imkanını sağlamadı. 15 Aralık 2008’de 19 yaşındayken aşırı sağcıların 70 metre mesafeden açtıkları kurşunlara hedef olan, sağ kurtulan ama hayatı boyunca sakat kalacak olan Krisztian Ronto’ya da böyle bir imkan sağlanmadı.
Ronto, Romanları öldürdükleri belirlenen katillere verilen sert cezaların sulandırılmamasını ümit ediyor. Katillerin kendisine yaptığını hiçbir zaman anlayamayacağını belirten Ronto, “Hangi hakla başkalarının yaşamı hakkında karar verebiliyorlar, hangi hakla kimin Roman olduğuna ve kimin bu gerekçeyle ölmesi gerektiğine karar verebiliyorlar?” diye konuşuyor.
Orijinal haber: >>>