New York Palace yalnızca bir kafe değil: Bazıları burayı ulusal bir anıt olarak görüyor, bazıları ise barok mimarisinde bir müze… Abartıldığını düşünüyorsan yorumu sana bırakıyorum.
Selen KALDIRIM/ selen.kaldirim@ensonhaber.com
Birçok gezgin için dünyayı bir kafeteryadan görmek, leziz bir kahve sipariş etmek, basit ama tatmin edici bir zevk.
New York Cafe’de, ünlü paprika soslu piliçten çok daha derin ayrıntılar var. Bu otantik atmosferi anlamak için 1870’lere geri dönmemiz gerekecek. New York Cafe, birçok siyasi sistem ve tarihi dönüm noktası yaşamış. O dönem Max Aufricht’in, cebinde birkaç gümüşlük ve yüreğinde büyük hırslarla Budapeşte’ye geldiği zamanlardı. İşte her şey böyle başladı. Aufricht, elinden ve kesesinden gelenin en iyisini yapmakla kalmadı; Macar mutfağını özel mönülerine taşıdı.