“Eğer etrafında koruyucu bir siper olmazsa Avrupa çöker! İşte Türkiye, Avrupa ve Macaristan için kaçak göçün engellenmesi için böyle bir savunma siperidir.”
Macar basını, Macaristan Başbakanı Viktor Orban’ın Ankara’da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile görüşmesinin ardından ortak basın açıklamasında sarf ettiği bu sözleri başlıklara taşıdı.
Viktor Orban, Türkiye ve Macaristan arasında yıllardır geliştirilen “stratejik ortaklık” projesinin beşinci toplantısına, iki ülke arasındaki işbirliğine verdiği önemi hissettirircesine çok kalabalık bir heyetle ve beş bakanını yanına alarak gitti.
Görüşmeler çok kapsamlıydı. Ekonomiden savunma sanayiine, kaçak göçe karşı alınacak tedbirlerden Avrupa Birliği ile olan ilişkilere, Türk Konseyi’nden kültürel ilişkilere kadar pek çok konu ele alındı.
Orban, Avrupa’nın istikrarı açısından Brüksel’in Türkiye’ye göçmenler konusunda kullanılmak üzere daha fazla ve sistemli maddi yardımda bulunması gerektiğini vurguladı.
Türkiye’nin güney ve doğu sınırlarına kaçak göçmenlere karşı duvarlar çekilmesi, Kuzey Suriye’de istikrarın sağlanması ve mülteciler sorunun genel bir çözüme kavuşturulması için Avrupa Birliği’nin (AB) Türkiye’ye yardım etmesinin zorunlu olduğunu söyledi.
Orban mültecilerin Akdeniz, Balkanlar ve Belarus üzerinden Avrupa’ya yönelik akımının durdurulmasının Türkiye’nin katkısı olmadan mümkün görünmediği ve AB’nin bunu kavraması gerektiğini de sözlerine ekledi.
Savunma sanayiinden kültüre her alanda işbirliği
Zirve toplantısında masaya yatırılan iş birliği konuları çok kapsamlı projeler içeriyor. Bunlar arasında belki en çok ses getirenler savunma sanayiinde atılacak ortak adımlar ve kültürel iş birliği konuları.
İki ülke savunma bakanları arasındaki toplantıda hangi konuların gündeme geldiği tam olarak basına yansımasa da, Macaristan’ın son dönemde Türkiye ile olan askeri işbirliği kapsamında adından söz ettiren iki önemli proje var.
Bunlardan biri Nurol şirketi tarafından Macaristan için üretilen ve geçtiğimiz aylarda teslimatı da yapılan 40 zırhlı araç projesiydi.
Ejder tipi zırhlı araçların bundan böyle, Alman teknolojisi de devreye sokularak Macaristan’da da üretileceği ve üçüncü dünya ülkelerinesatılacağı basına yansımıştı.
Savunma sanayiindeki diğer işbirliği alanı ise insansız hava araçları (İHA). İki ülke arasında bu alanda da bir iş birliği süreci başladığı geçtiğimiz günlerde Vestel tarafından üretilen bazı İHA’ların Macaristan’da denendiği haberleri ile duyurulmuştu.
Türkiye’nin askeri alanlarda adından söz ettiren yüksek teknolojiye dayalı ürünleri, son dönemlerde Viktor Orban tarafından gündeme getirilen askeri yatırımlar ve ordunun modernizasyonu düşünceleriyle birlikte ele alındığında, iki ülke arasında gelecekte bu alanda ciddi ortaklıklar gündeme gelmesi beklenebilir.
‘2024, Türkiye–Macaristan Ortak Kültür yılı olacak’
Erdoğan-Orban görüşmesinde açıklanan bir diğer önemli gündem maddesi de 2024 yılının iki ülke arasında ortak bir kültür yılı olarak kutlanacağı idi.
2024’te, Türkiye ve Macaristan arasındaki imzalanan ikili anlaşmanın 100. yıldönümü “ortak kültürel etkinlikler yılı” olarak kutlanacak.
Kültürel işbirliğini vurgulamaya özen gösteren Orban, Türkiye ziyaretine Türkiye kökenli 101 kültürel eseri iade etmek amacıyla Türkiye’ye götürerek başlamıştı.
Bu eserler değişik yıllarda tarihi eser kaçakçılığı ile Türkiye’den çıkarılan ve Macaristan’da ele geçen eserler. Orban bu eserleri “gerçek sahibi” olan Türkiye’ye iade ederek Macaristan’ın iyi niyetini de ifade etti.
Kültürel alandaki işbirliği kapsamında iki ülkenin ortak üniversiteler kurma projesine de başlayacakları duyuruldu.
‘Türk Konseyi’nden Vişegrad Ülkeleri’ne kadar uluslararası işbirliği’
İki ülke arasındaki uluslararası işbirliği gerçekten de çok yoğun ve çok yönlü ilişkileri kapsıyor.
Türkiye açısından Macaristan, AB’de en güçlü müttefik.
Macaristan açısından da Türkiye hem Orta Doğu’ya ve hem de Orta Asya ülkelerine uzanan bir köprü işlevi görüyor.
Macaristan, Türkiye’nin tam desteği ile Türk Konseyi’ne “konuk ülke” statüsünde dahil edildi. Macaristan, Türk Konseyi’ni Orta Asya’nın muazzam coğrafyasına ulaşmak için çok önemli bir kapı olarak görüyor.
Macaristan’ın Türk Konseyi’ne ne kadar değer verdiğinin bir kanıtı da, Türk Konseyi’nin Avrupa’daki temsilciliğinin Budapeşte’de olması.
2019 yılında açılan Türk Konseyi Budapeşte Ofisi, Macaristan devletinin ciddi maddi ve diplomatik desteğiyle AB içinde önemli bir mevzi olarak çalışıyor.
Viktor Orban tarafından gündeme getirilen bir diğer işbirliği alanı ise V4 ülkeleri olarak anılan Orta ve Doğu Avrupa ülkeleri ile Türkiye arasındaki ilişkilerin bir üst düzeye taşınması.
Macaristan, Polonya, Slovakya ve Çek Cumhuriyeti’nin oluşturduğu Vişegrad Grubu, AB içinde olmakla birlikte kendi aralarında da ciddi bir koordinasyon içinde çalışan ve zaman zaman da Brüksel’le ciddi çıkar ayrılıkları yaşayan ülkeler.
Viktor Orban Türkiye’nin bu ülkeler grubuyla ilişkilerini de güçlendirmek istiyor. Ankara zirvesinde Vişegrad Grubu’nun dönem başkanı olarak şimdi Macaristan’ın görevi devralacağını ve bunun Türkiye için de önemli bir fırsat olacağını da vurguladı.
Tarık Demirkan – BBC