Boşnak Hıdrellez

a5Geçen hafta, ülkemizde belki de gerçekten eğlenceli tek bayram, çünkü baharı mühürleyip yaşamı müjdeleyen Hıdrellez’i kutladık.
Kimimiz dileklerini sıralayıp karınca toprağı döktüğü kâğıt parçasını -eğer bulabildiysebir gül ağacına astı; kimimiz sokak şenliklerine katıldık.
İnanır mısınız, ben bile kutlarım ve kutsarım Hıdrellez’i!
Çünkü çocukluğumun Ankara’sında, Rus yapımı semaverimizi alıp kırlara çıktığımız, konu komşu piknik yaptığımız bahar bayramı olarak yer etmiştir anılarımda.
Şaman aykızım gelinim, “Herhangi bir ev bitkisi de olur anneciğim” dedi; ben de dileklerimi yazıp astım, evimdeki bir orkide dalına…

***

Araştırmacı yazar Tarık Demirkan’ın Macar Turancıları başlıklı çok ilginç bir kitabı vardır.
20. yüzyılda Pantürkizm ve Türk milliyetçiliğinin beslendiği Turancılık akımının bir ideoloji olarak Türkiye’de değil Macaristan’da ortaya çıktığını, yıllar önce merakla okuduğum bu kitaptan öğrenmiştim.
Dünyadaki ilk Turancı dernek, 1910 yılında kurulan Macaristan Turan Cemiyeti. İlk yayın da bu cemiyetin 1913’te çıkarmaya başladığı Turan dergisi…
Diyeceksiniz ki, hadi Hıdrellez’den girdin Turancılıktan çıkıyorsun, ne ilgisi var?
Var, var.
Tarık Demirkan’ın kitabında -iyi ki- geniş bir seçki yayımladığı bu dergi; ırkçılık kokan bir ütopya ve kadük olmuş Turancılık propagandasından ibaret değil. Avrupalı bilim insanları ya da araştırmacılar tarafından yazılmış ve Orta Avrupa tarihindeki Türk varlığına ışık tutan önemli makaleler içeriyor.
İşte bu makalelerden biri, “Eötvös Collegium Üyesi” Sacir Skiriç’in kaleme aldığı Bosna’da Derviş Tekkeleri ve Türbeler başlıklı inceleme.
Turan dergisinin 1918 yıllığında yer alan inceleme, okurlara bambaşka bir Hıdrellez ve ötesini anlatıyor:

***

Balkanlar’daki Müslümanlar arasında Doğu Hıristiyanlığının etkisi, Batı Hıristiyanlığından daha fazladır. Örneğin Aziz George günü (Müslümanlar arasında Ruz-ı Hıdır diye bilinir ve tarihi hep 6 Mayıs’tır) hem Müslümanlar, hem de Ortodokslar tarafından kutlanır. Bir gece öncesinden genç kızlar bazı dileklerde bulunur, gelecek yılda kısmetlerinin nasıl olacağını öğrenmeye çalışırlar. Ertesi sabah, eğlence günüdür. Bosna’daki bütün kentlerde bu amaca yönelik belirli yerler vardır. Örneğin Sarajevo’da Müslümanların çıkıp eğlendikleri bölge Hrid’dir.
Bosna Müslümanlarının Ortodokslarla birlikte kutladıkları bir başka gün de 2 Ağustos’taki Aziz Elias (İlyas) günüdür. O gün de pazarlar kurulur, şenlikler düzenlenir. Sarajevo Müslümanları 1 Ağustos gecesi kentin yamaçlarındaki Trebeviç Dağı’na çıkar, yemekler yer, eğlenir ve dualar ederler.
Bunlara benzer aslında Müslümanlıktan kaynaklanmayan birçok başka gelenek vardır ve Bosnalı din bilimcileri bu geleneklere karşı çıkarlar, ama boşuna…
Dünyadaki bütün Müslümanlar arasında sufilik ve azizlerin, evliyaların kutsanması temel bir gerçekliktir. Çok sayıda derviş tarikatının yeşermesine neden olan ve bu kültüre düşünsel bir çerçeve hazırlayan İslam felsefesi, bu zenginliği Bosna’ya da taşımıştır.*

Devami: >>>